Vasiyet neye denir? Ölen kişinin vasiyetini yerine getirmek vacip midir?

Bildir
Question

Soruyu neden yöneticiye raporladığınızı kısaca belirtin.

Bildir
İptal

Vasiyet; ölümden sonraya bağlı olmak üzere teberru yoluyla bir malı bir şahsa temlik etmek, bırakmaktır. Bir kişi, mal ve haklarının en fazla üçte biri üzerinde ölüme bağlı tasarrufta bulunabilir, geriye kalan üçte iki varisler adına korunmuştur. Çünkü Peygamber Efendimiz (s.a.v), malının yarısını vasiyet etmek isteyen bir sahâbeye üçte birini vasiyet etmesini söylemiş, hatta bunun bile çok olacağını beyan etmiştir.[1] Malın üçte birinden azının vasiyet edilmesi müstehâptır. Varisler fakir ise vasiyet etmemek daha faziletlidir. Terekenin üçte birinden daha fazla olan veya varislerden herhangi biri lehine yapılacak vasiyet ise, ancak diğer varislerin iznine bağlı olarak geçerli olabilir.[2] Zira vârise yapılan vasiyet geçerli değildir. Peygamber Efendimiz (s.a.v) bir hadîslerinde: “Allâh Teâlâ her hak sahibine hakkını vermiştir. Bu sebeple, vârise (vârislerden biri lehine) vasiyet yoktur”[3] buyurmuşlardır. Bu genel hükümlere bağlı olarak;

Kul hakkı olan borçların ve Allâh hakkı kapsamında ele alınan oruç fidyesi, zekât, keffâret gibi malî yükümlülüklerin ödenmesini vasiyet etmek vaciptir. Mîrâstan pay alamayan fakir akrabalara vasiyette bulunmak müstehâptır. Yabancılardan ve akrabalardan zengin olanlara vasiyette bulunmak mubahtır.

Mâsiyet ve günah ile meşgul olan kişiye vasiyet ise mekruhtur.[4]

 


Kaynakça:

[1] Buhârî, Kitâbu’l-vasâya, bâbu’l-vasiyye bi’s-sülüs 1, h. no: 2744
[2] Mevsılî, el-İhtiyâr, Kitâbu’l-vasâyâ, fasl evsâ bi sülüsi mâlihi; c. 5, s. 73
[3] Tirmizî, Ebvâbu’l-vasâya, bâb mâ câe lâ vasiyyete li vâris 1, h. no: 2120
[4] İbn Abidin, Reddü’l-muhtâr, Kitâbu’l-vasâyâ, c.6, s.648

Yanıt Ekle

Bu soruya yanıt vererek sitenin Hizmet Koşulları ve Gizlilik Politikasını kabul etmiş sayılırsınız.