Yolculukta durma imkânının olmayacağını bilen bir Hanefî için cem câiz olur mu?
Yolculukta durma imkânının olmayacağını bilen bir Hanefî için cem câiz olur mu?
Hanefî mezhebinde, gerekli tüm tedbirleri aldığı hâlde vasıtadan inip namaz kılma imkânı bulamayan ya da uçakta olan kişi mecbur kalınca farz namazları da vasıta içerisinde kılabilir. Kaldı ki, cem yaparken birtakım şartlara riâyet etmek gereklidir:
Meselâ; cem‘-i takdimle kılacağı zaman namazlardaki sıraya uyması gerekir. İkindi namazını öğle vaktinde, yatsı namazını da akşam vaktinde kılacağı zaman önce öğleyi sonra ikindiyi, akşam ile yatsı namazlarında ise önce akşamı sonra yatsıyı kılmalıdır. Aksi hâlde her iki namaz da fâsit olacağından iade etmesi gerekir.
İkinci şart da örneğin; öğle namazını kılarken içinden: “Bundan sonra ikindi namazını cem‘-i takdim ederek kılacağım” diye niyet etmelidir. Bu niyeti namazın içinde selâm verinceye kadar bulundurmak lâzımdır.
Üçüncü bir şart; cem’-i takdim edilerek kılınacak namazlar arasında iki rekât namaz kılacak kadar bir fasıla verilmemesi lâzımdır. Aralarında bu miktardan fazla bir zaman olursa ikinci namazı kendi vaktinde kılmak gerekir.
Son şart da ikinci namazı kılmaya başlayıncaya kadar yolculuğun devam etmesi şarttır. İkinci namaza başlamadan evvel ikamet edeceği beldeye varırsa, artık bu namazı kendi vakti içinde kılması lâzım gelir.
Aynı şekilde cem‘-i tehir içinde birtakım şartlar vardır ve bir konuda farklı bir mezhebi taklit edebilmek için o konuda o mezhebin şartlarını öğrenip ona göre hareket etmek zorunludur.
URL Kopyala