Yolculuk esnasında ulaşım vasıtalarında farz namazlar kılınabilir mi?
Yolculuk esnasında ulaşım vasıtalarında farz namazlar kılınabilir mi?
Uçak, otobüs, tren ve benzeri taşıtlarda nasıl namaz kılınır?
URL Kopyala
Otobüs veya uçak veyahut da tren gibi araçlarda farz namaz kılacak kimse, kıbleye yönelme ve ayakta kılma imkânı bulamazsa, şu iki şart olmadan namaz câiz değildir:
1. Gideceği yere ulaşmadan önce namaz vaktinin çıkmasından endişe etmesi. Eğer namaz vaktinin çıkmasından önce araçtan inebilecekse, bu takdirde (namazını araçta kılmayıp) bekler, araçtan indikten sonra namazını kılar.
2. Namaz kılmak için araçtan inme imkânı bulamaması. Eğer araçtan inme imkânı bulabilecekse, bunu yapması gerekir.
Bu iki şart bulunduğu takdirde, bu araçlarda farz namazı kılması câizdir. Bu halde namaz kılmanın câiz olduğuna delil ise, Allah Teâlâ’nın şu hükmünün genel oluşudur: “Allah, hiç bir kimseye gücünün üzerinde yük yüklemez.” (Bakara Sûresi: 286) Başka bir âyet-i kerimede şöyle buyurmuştur: “(Ey mü’minler!) O halde gücünüz yettiği kadarıyla Allah’tan korkun.” (Teğâbun Sûresi: 16) Yine şöyle buyurmuştur: “O (Allah), dîn hususunda üzerinize hiçbir zorluk (güçlük) yüklememiştir.” (Hac Sûresi: 78)
Namazın tamamında ayakta kılma ve kıbleye yönelme imkânı varsa, bunu yapmak gerekir. Çünkü ister yolculukta, isterse mukimlikte (hazarda) olsun, farz namazın sahih olabilmesi için kıyam ve kıbleye yönelmek şarttır. Namazın tamamında kıyam ve kıbleye yönelme imkânı yoksa imkan durumuna göre hareket ediilir. Oturarak ruku yapma ve secdeye gitme imkanı varsa bu şekilde kılınır. Ancak ayakta kılma imkanı bulunmayıp sadece oturarak ima ile kılmaya imkan olması durumunda vasıtanın gittiği istikamete doğru ima ile kılınabilir.
Farz namazı ayakta kılma imkânı varken oturarak kılmak, Allah Teâlâ’nın şu emrinin genel oluşundan dolayı câiz değildir: “Namazlara ve orta namaza devam edin.Allah’a saygı ve bağlılık içinde namazı ayakta kılın.” (Bakara Sûresi: 238) Nitekim İmrân b. Husay’ndan -Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre, o, hastalığından şikâyet ettiğinde, Rasûlullâh -sallallahu aleyhi ve sellem- ona şöyle buyurmuştur: “(Namazını) ayakta kıl. (Ayakta kılmaya) gücün yetmezse, oturarak kıl. Oturarak da kılmaya gücün yetmezse, yan tarafın üzerine kıl.” (Buhârî, hadis no: 1117)
Bu, farz namaz hakkındaki hükümdür. Nâfile namaza gelince, bu konuda genişlik vardır. Buna göre müslümanın, inme imkânı olsa bile, adı geçen araçlarda, aracın gittiği yöne doğru namazını kılması câizdir. Çünkü Rasûlullâh -sallallahu aleyhi ve sellem-, devesinin üzerinde gittiği yöne doğru nâfile namazı kılardı. Nitekim Câbir’in -Allah ondan râzı olsun- rivâyet ettiği hadiste o şöyle demiştir: “Rasûlullâh -sallallahu aleyhi ve sellem-, bineğine binmiş, yönü kıbleye dönük olmadığı halde nâfile namaz kılardı.” (Buhârî, hadis no: 1094)