Menü

Rasûlullâh (s.a.s.) anılınca salavat, Allah Teâlâ anılınca tazim ifadesi vacip mi?

201 görüntülemeMuhtelif Konular

Rasûlullâh (s.a.s.) anılınca salavat, Allah Teâlâ anılınca tazim ifadesi vacip mi?

Rasûlullah’ın (s.a.s.) adı her anılınca yada yazılınca salavat getirmek, Allah Teâlâ’nın adı her anılınca yada yazılınca Teâlâ gibi tazim ifadelerini kullanmak vacip midir?

İbni Mes’ûd’dan (r.a.) rivayet edildiğine göre Rasûlullah ”sallallahu aleyhi ve sellem” şöyle buyurdu: “Kıyâmet gününde insanların bana en yakın olanları, bana en çok salâtü selâm getirenleridir.”(Tirmizî, Vitir 21) Her Müslüman üzerine Peygamber Efendimize (s.a.s.) salavat getirmek ömründe bir keresi farz, sonrakileri vacip, aynı mecliste tekrarlarda ise sünnet olduğu bildirilmiştir. (Tahtavi, 1/272) Nitekim Ahzab Suresi 56. ayette Rabbimiz de salavat getirmeyi emretmektedir: “Şüphesiz Allah ve melekleri Peygambere salat ederler. Ey iman edenler! Siz de O’na tam bir teslimiyetle salat ve selam edin!..” Bu ayetin emri gereği olarak ömürde bir defa salavat getirmek farz, sonraları her ilk duyuşta vacip, aynı yerde tekrarlanmalarda ise sünnet olduğu ifade edilmiştir. Ayetten anlaşıldığı üzere; getirilen salatü selamdan hem Rabbimiz, hem de melekleri razı olmakta, ayrıca melekler salavat getirenlere de dua etmektedirler.

Allah Teâlâ’nın ismi anılınca “celle celaluhu” veya “azze ve celle” demek; “O’nun şanı yücedir” anlamına gelmekte olup bu ve benzeri tazim ifadeleri kullanmak edeptendir. “Allah” ismi Allah’ın bütün esma ve sıfatlarını kapsayan ismidir. “Allah” denilince diğer isimleri de kapsadığından, sanki hepsi birlikte anılmış gibi olur. Bu bakımdan sadece “Allah” ismini anmakla da Allah Teâlâ’ya tazim etmiş oluruz. Keza Allah Teâlâ’nın diğer tüm ismleri de onun yüceliğini içeren anlamlar ifade etmektedir. Yine kelimei tevhidle ”Allah Teâlâ’dan başka ibadet ve kulluk edilmeyi hak eden bir ilah yoktur” denilerek onun yüceliği en güzel şekilde ifade edilmiş olmaktadır. Bu nedenle ayrıca onun yüceliğini ifade eden bir tazim sözcüğüne hacet kalmamaktadır. Nitekim bize ”La ilahe illallah” demeyi öğreten Peygamber Efendimiz (s.a.s.) bu kelimeyi tevhidin yanına tazim ilavesi ekleyerek aktarmış olmaması da buna hacet olmadığının en mühim göstergesidir.

İsmail Hakkı Yelkenci tarafından yayınlandı 31/07/2024

URL Kopyala
0
Cevap yaz..