Menü

İmanından şüphe etmenin hükmü nedir? İnşallah müminim demek caiz mi?

Aşevi İnşaatı Yardımı - Huzurlu Gönüller Eğitim Vakfı
Aşevi İnşaatı Yardımı - Huzurlu Gönüller Eğitim Vakfı
Aşevi İnşaatı Yardımı - Huzurlu Gönüller Eğitim Vakfı
349 görüntülemeİtikadi Konular

İmanından şüphe etmenin hükmü nedir? İnşallah müminim demek caiz mi?

“Acaba imanım Allah katında geçerli mi?” diye düşünmek küfür müdür?

İsmail Hakkı Yelkenci cevap verdi 17/02/2025

URL Kopyala
0

Kelâm ilminde istisna imanın tarifi, unsurları, amelle ilişkisi, artması-eksilmesi ve iman sahibinin âkıbetiyle (hâtime) ilgili tartışmalara bağlı olarak ortaya çıkmış itikadî bir meseledir. İmanı tasdik ve ikrardan ibaret kabul eden Ebû Hanîfe’nin bu şartları yerine getirenlerin gerçek mümin olduğunu söylemesine karşılık Süfyân b. Uyeyne, Fudayl b. İyâz, Ebû Ubeyd Kāsım b. Sellâm, Ahmed b. Hanbel gibi Selef âlimleri imanın tasdik, ikrar ve amelden teşekkül ettiği görüşünü benimsemiş, buradan hareketle tasdik ve ikrar şartlarını yerine getirmekle birlikte amellerin durumu belirsiz olduğundan kişinin Allah nezdinde gerçek mümin olup olmadığının bilinemeyeceği sonucuna varmışlardır. (Ebû Ubeyd Kāsım b. Sellâm, s. 53-54, 71; Ahmed b. Hanbel, I, 347-348, 374-375) Bazı kaynaklarda bu ikinci gruba “şekkâkiyye, şükkâk” (şüpheciler) denildiği kaydedilmektedir. (Makdisî, V, 149-150; Watt, s. 150, 173, 363)

Kelâm literatüründe istisnaya dair ileri sürülen görüşleri üç noktada toplamak mümkündür:

1. Mümin gerçekten mümin, kâfir de gerçekten kâfirdir. İmanda şüphe bulunmadığı gibi inkârda da şüphe yoktur. Bu sebeple kişi, “Ben inşallah müminim” yerine şüpheyi tamamen ortadan kaldıracak şekilde, “Ben gerçekten müminim” demelidir. Başta Ebû Hanîfe olmak üzere Mâtürîdiyye-Hanefiyye ve Mu‘tezile âlimleri bu görüştedir.

2. Kişinin, “Ben gerçek müminim” diyebilmesi için mümin olarak öleceğini kesinlikle bilmesi gerekir. Bunun bilinmesi mümkün olmadığına göre, “İnşallah müminim” deyip istisna yapmak kaçınılmaz hale gelir. Bu sebeple insanları Allah nezdinde mümin ve insanlar nezdinde mümin diye iki grupta mütalaa ederek gerçek müminin, imanla öleceği Allah tarafından ezelî ilimle bilinen kişi olduğunu kabul etmek gerekir.

3. Kişinin tasdik ve ikrar açısından imanda istisnayı terketmesi, fakat işlediği amellerin Allah nezdinde kabul görmesi ve kemal mertebesinde bir iman açısından, “İnşallah müminim” demesi uygundur. Başta Ahmed b. Hanbel olmak üzere Selefiyye âlimleri bu görüşü benimsemiştir.

Sonuç olarak; alimler arasındaki bu farklı görüşler onların bakış açılarının farklı oluşundan kaynaklanmış olup her birinin kendi açısından isabetli olduğunu söylemek mümkündür. Zira kişinin, iman esaslarını tereddütsüz bir şekilde benimsemiş olması gerçeğinden hareketle, “Ben kesinlikle müminim” demesi gibi, bütün ilâhî emir ve yasakların gereğini yerine getirme veya son nefesinde imanla âhirete intikal etme açısından, “İnşallah mümin olma çizgisinden ayrılmam, inşallah imanımı koruyarak ebedî hayata intikal ederim” demesi de tabii bir şeydir.

İsmail Hakkı Yelkenci cevap verdi 17/02/2025
0
Cevap yaz..