İster necâsetin galiza kısmından, isterse de hafife cinsinden olsun, kirlenen yerler imkân nispetinde temizlenmeye çalışılır, her ne kadar namaza mâni olmayacak miktarda olsa da, yine tertemiz bir beden ve elbise ile ibadet edilmelidir. Bununla birlikte, idrar gibi ğaliza olan necasetler bir dirhem miktarından çok ise, onu yıkayıp dokunduğu yeri temizlemek farzdır. Yıkanmadan namaz kılınacak olursa, o namaz geçersizdir. Bir dirhem miktarı olursa yıkanması ve dokunduğu yerin temizlenmesi vâciptir. Yıkanıp temizlenmediği takdirde namaz tahrimi kerahetle caiz olur. Bir dirhem miktarından az ise, yıkanması sünnettir. Yıkanmadan o vaziyette namaz kılmak ise tenzihen mekruhtur. Bu nedenlerle, idrara çıkan kişinin idrarını yaptıktan sonra, kiloduna tuvalet kağıdı, peçete vb. koyarak tenasül uzvundan sızan idrarın kiloda bulaşmasına engel olacak şekilde istibra sürecini tamamlaması uygun bir davranış olur. Bununla birlikte; istinca mahallinde af edilen miktar herhangi bir necaset bulunsa ve o bölge terleyip yayılsa ıslanan bölge dirhem miktarından fazla olsa da namazın sıhhatine engel olmaz. (Tahtavi, 1/44)