Günahını başkasına anlatan affedilmez mi?
Günahını başkasına anlatan affedilmez mi?
Hocam günahını bir başkasına övünmek için değil de çok içi sıkıldığı için ne yapabilirim diye birine anlatan da affedilmez mi? Ya da birine normal muhabbet arasında günahını anlatan artık affedilme şansını yitirmiş midir?
Önce şunu belirtmek gerekir ki, hiçbir günah için “kesin olarak affedilir” denilmez. “Allah bütün günahları affeder.” (Zümer, 39/53) mealindeki ayet ve benzerlerinde de söz konusu edilen “affetme”nin, kesin olduğu değil, olabileceğidir. Ayet ve hadislerin üslubunda irşad ve ikaz ön plandadır. İfadelerin teşvik ve korkutmada mutlak bırakılması, ümitsizliğe düşenlere ümit bahşetmek, şımarıklığa düşenlere de uyarıda bulunma ve korku aşılamaya yöneliktir. Konuyla ilgili hadisi şerifte Peygamber Efendimiz (s.a.s.) şöyle buyurdu: “Ümmetimin hepsi affa mazhar olacaktır, günahı alenî işleyenler hariç. Kişinin geceleyin işlediği kötü bir ameli Allah örtmüştür. Ama, sabah olunca o: ‘Ey falan, bu gece ben şu şu işleri yaptım!’ der. Böylece o, geceleyin Allah kendisinin (işlediği günahı) örtmüş olduğu halde, sabahleyin üzerindeki Allah’ın örtüsünü açar. İşte bu da günahı alenî işlemenin bir çeşididir.” (Buharî, Edeb 60; Müslim, Zühd 52-2990)
Günah toplumda çirkin bir fiil olarak kabul edilir. Kişinin günahlarını açığa vurması, başkasını zımnen günah işlemeye teşviktir. Bu açıdan bakıldığı zaman bu kişiye bakarak günah işleyenlerin işledikleri günahların bir misli bunun defterine yazılır. Bu da adamın günahlarını öyle çoğaltıp büyütür ki, âdeta af kapsamının dışına iter. Allah’ın günahını örttüğü kimsenin, onu arkadaşına söylemesi, onun örtme lütfunu hiçe saymak, ne insandan ne de Allah’tan korkmadığını, onlardan utanmadığını, dilediğini açık veya gizli yapabileceğini ilan etmek anlamına gelir. Bu edepsizce meydan okumadan tövbe edilmediği ve bunu telafi edecek güzel işler yapılmadığı takdirde dünya veya ahirette bir karşılığının olacağı muhakkaktır. Bu husus “suç-ceza” ilişkisi bakımından genel bir prensiptir. Ancak Allah’ın affı ise ilahi ikram ve lutuf olarak bir istisnadır. Sonuç olarak, işlediği günahı anlatan kişi pişman olup bu hatasından samimiyetle tövbe ettiği takdirde af kapısı açıktır.
URL Kopyala