Öncelikle; hisse senetlerinden elde edilen kazanç gibi gayri meşru varlıkları vereceğimiz kişinin, harama aldırış etmeyen fasık bir kişi olmasına gerek yoktur. Aksine böyle birine vermek, kişinin günahına yardımcı olmak hasebiyle belki doğru da olmaz, hatta ihtiyaç sahibi dindar birine yardımcı olmak daha doğru olabilir. Ayrıca bu paranın durumunu fakire bildirmek şart olmamakla birlikte, bildirilmesi ihtiyatlı olur ve fakir bunu bildiği halde alıp kullanabilir.

Zira bir malın haram olması, onu haram yoldan kazanan kişiye nisbetledir, fakir veya hayır kurumlarına nispetle değildir. Zira mal, zatı itibarıyla pis değildir, pis olması, hususi bir şahsa, hususi bir sebebe nisbetledir. Şunu da ifade etmek gerekir ki; haram olan bu malın fakirlere verilmesi, sadaka yoluyla değildir, bu malı fakirlere veren kişi sadaka vermiş sayılmayacağı için sadaka sevabı beklemesi de caiz olmaz. Ancak haram malı şahsında kullanmaması sebebiyle yani haramı terk ettiğinden dolayı şüphesiz sevap da alır, bu itibarla aldığı duanın faydası da olabilir.