Günümüzde, maalesef Müslümanların genelinin riayet etmedikleri hatta riayet edenleri de kınadıkları konulardan biri de haremlik-selâmlık konusudur. Nâ mahremlerin bir araya gelmemeleri konusu Kur’ân ve Sünnette beyan edilmiştir. Allah Teâlâ Kur’ân-ı Kerîm’de: “Mü’min erkeklere söyle; gözlerini harama bakmaktan sakınsınlar ve ırzlarını korusunlar… Mümin kadınlara da söyle, gözlerini harama bakmaktan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar…” buyurmuştur.^[1] Peygamber Efendimiz de (s.a.v): “Kim yabancı bir kadının güzelliklerine şehvetle bakarsa, kıyamet günü onun gözlerine kurşun dökülür.” buyurmuştur.^[2]

İslam fıkhına göre insanlar arasındaki mahremiyet; kan bağı, sıhriyyet (evlilik) ve süt emzirme sebepleriyle sağlanır. Aralarında bu mahremiyet sebeplerinden biri bulunmayan kişiler akraba olsalar dahi birbirlerine yabancı sayılırlar. Bu kimselerin kadın-erkek karışık olarak birbirleriyle görüşmeleri, tokalaşmaları, oturup-kalkmaları caiz değildir. Zira yabancılar için geçerli olan tesettür kaideleri bu kişiler arasında da geçerlidir. Mahremiyet Tesis Eden Sebepler üçtür; kan bağı, sıhriyyet, süt emzirme.

1) Kan Bağı: Kan bağı sebebiyle mahrem olanlar yedi kısımdır:

a) Anneler (anne, annenin annesi …)
b) Kızlar (kız, kızının kızı…)
c) Ana baba bir veya sadece ana yahut sadece baba bir kardeşler.
d) Halalar, anne veya baba halası.
e) Teyzeler, anne veya baba teyzesi.
f) Erkek kardeşlerin çocukları ve bunların çocukları…
g) Kız kardeşlerin çocukları ve bunların çocukları…

2) Sıhriyyet (Evliliğe dayanan akrabalık): Nikâha dayanan akrabalık sebebiyle mahrem olanlar dört kısımdır:

a) Nikâhtan sonra (ilişki olmasa da) eşinin annesi (kayınvalide)
b) Nikâhtan sonra kendisiyle ilişkiye girilen eşinin kızları (üvey kız)
c) Oğlunun hanımı (gelinler)
d) Baba ve dedelerin eşleri

C) Süt Emzirme: Kan bağına ve evliliğe dayanan akrabalık sebebiyle evlenilmesi mahrem olanlar, süt bağı sebebiyle de mahrem olurlar. Dolayısıyla sütanne, sütbaba, sütkardeş, süt teyze, süt oğlunun eşi gibi kişiler mahremdir.

Sonuç olarak; farklı cinsteki amca, teyze ve hala çocukları arasında İslam fıkhına göre mahremiyet yoktur. Bu kişilerin birbirleriyle evlenmeleri caiz olduğu için birbirleriyle tokalaşmaları, bir arada oturarak münasebet kurmaları caiz değildir. Hüküm bakımından bu kişilerin yabancılardan hiçbir farkı yoktur. Hatta bu gibi yakın kimselerin birbirleriyle olan münasebetlerinde daha dikkatli olmaları gerekmektedir. Zira sürekli görüşme, konuşma gibi imkânların bulunması yanlış işlere zemin hazırlayabilmektedir.

Kaynakça:

[1] Nûr sûresi:30-31
[2] Zeylei, Nasbu’r-raye: 4/239