Birden fazla kişi aynı kabre konulabilir mi?
Birden fazla kişi aynı kabre konulabilir mi?
Mezarlıklarda çürüme gerçekleşmeden katlı mezarlıklarla birden fazla kişi kadın erkek karışık gömülme gerçekleşir mi mahremlik olur mu?
Bir ölünün cesedi tamamen toprak kesilip kemikleri de kalmamış olmadıkça, onun kabri açılarak yerine başkası gömülemez. Fakat başka bir yer bulunamayınca, ölünün kemikleri toplanır ve oraya gömülecek olanla kendi arasında topraktan veya kerpiçten bir engel konur. Normal şartlarda ciddi bir zaruret olmaksızın katlı mezar edinmek, bir kabre birden fazla ölü koymak caiz değildir. Bir kabre yalnız bir cenaze defnedilir ancak mezarlıkta yer bulunamaması gibi bir zaruret hâlinde bir kabre birden çok cenaze konulabilir. Nitekim Peygamber Efendimiz (s.a.v) Uhud şehitleri için böyle bir uygulama yapmıştır fakat bu durumda cenazelerin arası toprak gibi bir şeyle ayrılmalıdır.[1] Ayrıca salgın hastalık, savaş, deprem, sel felâketi gibi durumlarda, ölü sayısı fazla olur da her biri için ayrı bir kabir hazırlamak güçleşirse, o takdirde iki üç kişiyi bir kabre defnetmekte kerahet yoktur.
Önce defnedilmiş olan cenaze, tamamen çürüyüp toprak hâline gelmedikçe, bir zaruret olmaksızın kabrin açılması ve bu kabre ikinci bir cenazenin defni caiz değildir. Ancak cenaze çürüyüp toprak hâline geldikten sonra ise, aynı kabre başka bir cenaze defnedilebilir.[2] Cesedin ne kadar sürede çürüyeceği konusu, toprağın cinsine ve bölgenin iklimine göre değişir. Önceki cesedin çürüdüğüne dair zann-ı gâlip hâsıl olunca aynı kabre ikinci bir cenaze defnedilebilir. Daha önce defnedilen cenazenin çürüdüğü kanaatiyle mezar açıldığında çürümeyen bazı kemikler bulunursa, bu kemikler bir tarafa çekilip araya topraktan bir set yapmak suretiyle ikinci cenaze defnedilebilir. Ayrıca şiddetli zaruret olmadıkça erkekle kadın bir arada defnedilemez, eğer zaruret sebebiyle defnedilecek olursa, ikisinin arasına bir engel olarak toprak konulmalıdır.
Kaynakça:
[1] İbn Mâze, el-Muhît, II, 193
[2] İbn Kudâme, el-Muğnî, III, 443-444; Mevsılî, el-İhtiyâr, I, 320; Nevevî, Ravda, I, 658; Mehmed Zihni, Ni‘met-i İslam, s. 602
URL Kopyala