Şüphesiz mideden çıkan sıvılar istem dışı oluşabilmektedir. Kişi yemek borusunda ekşime ve acılık hisseder ve ağza çıkmazsa bu durumda oruç bozulmaz çünkü ağza çıkmamıştır. Ancak ağza çıkarsa kusma hükmünde olur ve kasıtlı şekilde getirilmediği takdirde orucu bozmaz. Bir kusuntu, sahibi tarafından kasden getirilir ve ağız dolusu olursa, geri yutulup yutulmamasına bakılmaksızın ittifakla orucu bozar. Miktarı ne olursa olsun kendiliğinden gelen kusuntu ise orucu bozmaz. Aynı şekilde mideden ansızın ağza yükselip tekrar mideye dönen şeyler de oruca zarar vermez. Kişinin kendi isteği ile ağız dolusu kusması hâlinde ise oruç bozulur. Nitekim Peygamber Efendimiz (s.a.s), “Oruçlu kimse kendisine hâkim olamayarak kusarsa ona kaza gerekmez. Her kim de kendi isteği ile kusarsa orucunu kaza etsin.” buyurmuştur. (Ebû Dâvûd, Savm, 32; Tirmizî, Savm, 25) Bununla birlikte, gayri ihtiyari şekilde kustuğu halde orucu bozuldu zannıyla yiyip-içen kimseye kefâret değil, bir gün kaza gerekir. (İbnü’l-Hümâm, Feth, II, 332; el-Fetâva’l-Hindiyye, I, 226)