Türbe ve mezar ziyaretinde Kuran okumak ve dua etmenin hükmü nedir?
Türbe ve mezar ziyaretinde Kuran okumak ve dua etmenin hükmü nedir?
Mezarlıkların ziyaret edilmesi, bu vesileyle ölümün hatırlanması ve orada yatanlardan ibret alınması dinimizin tavsiye ettiği hususlardandır. Kabir ziyaretinde bulunan kişi, ahireti hatırlamalı, dünyanın geçici olduğunu ve bir gün kendisinin de öleceğini düşünmelidir. Peygamber Efendimiz (s.a.s.), geceleri Baki’ kabristanına gelir ve “Müminler yurdunun sakinleri, sizlere selâm olsun. İnşaallah biz de size katılacağız. Bizler ve sizler için Allah’tan afiyet dilerim; Allah’ım, Baki’ kabristanında bulunanları bağışla.” (Müslim, Cenâiz, 102 [974]) diye dua ederdi. Dolayısıyla kabir veya türbe ziyaretinde bulunmak ve dua etmek meşrudur.
Kabir ziyaretinde bulunan kişinin ölü için dua etmesi gibi, Kur’ân okuyarak sevabını orada bulunanların ruhlarına bağışlaması da meşrudur. Çünkü Kur’an okumaktan hasıl olan sevabın ölünün ruhuna ulaşacağı hususu, cumhur ulemanın ittifak ettiği bir konudur. Nitekim El-Ala b. el-Leclac (r.a.) çocuklarına şu vasiyeti yapmıştır: “Öldüğüm zaman beni kabre/lahde koyun, ardından ‘Bismillahi ve ala milleti Resulillah’ deyin, sonra üzerime hafif hafif toprak atın ve başımın yanında Bakara Suresi’nin baş kısmı (ilk beş ayeti) ile son kısmını (Amenerresulü) okuyun. Abdullah b. Ömer’in bundan hoşlandığını görmüştüm.” (bk. Kenzu’l-Ummal, h. No: 42921)
Dua ve istiğfarın ölülerin ruhları için faydalı olacağına şu ayet-i kerime de delâlet eder: “Ey Rabbimiz, bizi ve iman ile bizden önce geçmiş olanları yarlığa. İman etmiş olanlar için kalbimizde bir kin bırakma.” (Haşr, 59/10) Bu konuda varid olan pek çok hadis vardır. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, II, 509; VI, 252; İbn Mâce, Edeb) Kabir ziyareti sırasında konuşulanları kabirdeki kişinin duyduğu ve verilen selâmı aldığı hadislerle sabittir. Ziyaretçi mezarlığa varınca yüzünü mezarlara döndürerek Peygamberimizin (asm) dediği gibi şöyle selâm verir: “Ey müminler ve Müslümanlar diyarının ahalisi, sizlere selâm olsun. İnşaallah, biz de sizlere katılacağız. Allah’tan bize ve size âfiyet dilerim.” (Müslim, Cenâiz, 104; İbn Mâce, Cenâiz, 36) Kişi, tanıdığı bir kimseye kabrinin başından geçerken selâm verirse, ölü selâmını alır ve onu tanır. Tanımadığı bir kimsenin kabrinin yanından geçerken selam verirse, ölü, selâmını alır. (Gazzâli, İhya, 4, Ziyâretü’l-Kubur bahsi)
URL Kopyala