Sılayı rahimi kesmenin meşru bir mazereti olabilir mi?
Sılayı rahimi kesmenin meşru bir mazereti olabilir mi?
Babamın cenazesine gelmeyen amcamla selamı, ziyareti kestim, içimden de hala gitmek gelmiyor. Ancak Allah’ın rızasından mahrum kalmaktan korkuyorum, bu durumda benim bir vebalim var mıdır?
Sıla-i rahim, soy akrabalığı olan yakınlarla ihsan ve lütufta bulunarak bağ kurmak demek olup herkesin yerine getirmesi gereken şer’i bir vazifedir. Sıla-i rahim yapmanın ömrün uzaması, güzel ahlaklı olmak, rızkın çoğalması gibi bir çok faydası vardır. Sıla-i rahimi bütün akrabalara (kadın, erkek, takvalı, takvasız, Müslüman, kafir, adil, zalim) yapmak gereklidir. Hz. Ali’nin (r.a.) şöyle buyurduğu rivayet edilir: ‘Akrabalarınızla görüşün, onlar sizinle ilişkilerini kesselerde.’ Ancak sıla-i rahimin şartlara ve kişilere göre değişen dereceleri vardır; eğer insanın dünyasına ve dinine zarar verecek derecede olsa bu durumda zarar görmeyecek şekilde ilişkinin şekli değiştirilmeli ve azaltılmalıdır. Örneğin sıla-i rahim, zalim ve günahkar birine karşı marufu emir ve münkerden sakındırmakla beraber olmalı, onların amellerini onaylamak şeklinde olmamalıdır. Yine kendisini görmekten hoşlanmayan kişilerinde dolaylı yollardan durumlarını öğrenmeli ve yardımını yapmalıdır. Özetle çeşitli şekillerde onlara iyilikte bulunulmalıdır.
Hanefi mezhebinde tercih edilen görüşe göre; kendisine nikahı haram olacak derecede olan, tüm yakın akrabaları sıla’i rahim yapmak vaciptir. Fakat bu akrabalara karşı olan sorumluluk, yakınlık derecesine göre farklılık arz etmektedir ki anne-baba bunların en başında gelmektedir. Yine Hanefi mezhebinde yapılan bir açıklamada; babanın ölümünden sonra, en büyük abi ile dede baba mesabesindedir, amca da bunlardan sayılır. Annenin ölümünden sonra da, en büyük abla ile teyze anne mesabesindedir. Hanefi mezhebinde diğer bir görüşte ise mahrem olsun ya da olmasın tüm yakın akrabaları gözetmek gerekir.
Ayrıca sılai rahim sana iyilik edene iyilik etmek değildir, bu; iyiliğe karşı iyilikle mukabele de bulunmak olur. Zira Peygamber Efendimiz (s.a.s.) şöyle buyurmuştur: “Sıla-i rahim yapan, akrabasından gördüğü iyiliğe iyilikle karşılık veren kimse değil, akrabası kendisine iyiliği kestiğinde dahi onlara iyilik yapandır.”[1] Ancak kendisinden zarar geliyorsa ilişkileri zarar görmeyecek seviye de tutmak mümkündür. Alimlerin icma ettiğine göre bir Müslüman kardeşinden üç günden fazla küs kalamaz. Fakat onunla konuşacak olursa veya onunla haşir neşir olursa dininde fitneye düşecekse veya bu yakınlık dünya ve ahiretine zarar verecek koşullar oluşturacaksa bu durumda o kişiden uzaklaşmada ruhsat verilmiştir. Nice güzellikle uzak kalmak eziyet verici karışmadan daha hayırlıdır.
Kaynakça:
[1] Buhari, Edeb, 15
URL Kopyala