Param Güvende hizmet bedeli satın alma esnasında alıcı tarafından ödenir. Hizmet bedeli aldığınız ürünün fiyatına göre belirlenir. İslâm Fıkhında; satıcı ve alıcının, simsarla aralarında anlaştıkları bir meblağı simsara ödemesi caizdir. Meblağın en baştan belirlenmesi en doğru olan şeklidir. Fakat kazancın belirli bir yüzdesinin (%5, % 10 vb.), komisyon ücreti olarak belirlenmesi ise ihtilaflıdır. Komisyon yani hizmet bedeli malın fiyatına göre değil yapılan hizmete göre değişmelidir. Halbuki burada satılan malın fiyatları farklı da olsa verilen hizmet aynıdır. Cumhur âlimler, komisyon ücret bedeli rakamsal olarak belirlenmeyip malın fiyatına göre değişken olabildiği için bu uygulamayı câiz görmemişlerdir.

Ayrıca alışverişin kredi kartı ile yapılması durumunda da ayrı bir sakınca bulunmaktadır. Zira İslâm fıkıh konseyi’nin kredi kartları hakkındaki kararnamesi şöyledir: Sözleşmesinde; ekstreyi ve aylık taksitleri vaktinde ödemediği takdirde, fark ödemeyi kabul şartı bulunan kredi kartlarının kullanılması caiz değildir, zira bu faizdir. Kartı kullanan kişinin, kart maaşına endeksli diye, gecikme olmadan borcunu kapatacağına güvenmesi de, bu kartla muameleyi mubah kılmaz. Haram olan bir akde girmek, faizli şartı kabul etmek; faize düşmekten sakınmak niyeti ile de olsa haramdır. Çünkü fâiz anlaşması’na rıza ve üzerine imza atmak da haramdır.