Ölene kadar oturma izni veren kişi vefat ederse izin ne olur?

Ev sahibi kiracısına ölene kadar oturabilirsiniz sizden kira istemiyorum demiş sonra da vefat etmiş. Ev sahibinin mirasçıları evde oturan kişileri evden çıkarabilir mi?

İslâm hukukunda akidlerde şekil serbestliği ve isimsiz akid anlayışı hâkim olduğundan hibe akdinde tarafların irade beyanlarının hukukî sonuç doğuracak şekilde birleşmesi yeterli olur. Temel ölçü bu olduğundan irade beyanının sözlü, yazılı veya fiilî olması arasında fark gözetilmez. Sîgayla ilgili olarak literatürde yer alan kayıt ve sınırlamalar, hatta şürût literatüründe özellikle gayri menkullerin hibesinde yazılı belge ve tescil uygulama örneklerinin verilmesi akdin kuruluşunda açıklığı sağlama, tereddüt ve ihtimali önleme, tarafların ve üçüncü şahısların haklarını koruma gibi amaçlara yönelik birer tedbir mahiyetindedir. Hibe vaadinin hibe akdi sayılmayışı veya hibenin yapılmasının ta‘likî şarta bağlanmasının geçerli görülmeyişi de hibeyi kuran irade beyanı ve sîga konusunda fakihlerin gösterdiği titizlikten kaynaklanır.

Bağışlanan malın hibe vaktinde bağışlayanın mülkiyetinde bulunması, mevcut, mâlum, muayyen ve mütekavvim olması şartları fakihler tarafından genelde kabul görür. Hibe edilen malın hibe lehtarı tarafından kabzedilmesi şartı, hem hibe konusunu hem de bir şekil şartı olarak görülüp akdin bütününü ilgilendiren ve doktrinde üzerinde en çok fikir yürütülen şarttır. Mal sahibinin kendisi ölene kadar bir başkasına evinde oturma izni vermesi evde oturma menfaatinin hibe edilmesi anlamındadır. Sükna (oturma) menfaati; madum olup kullandıkça vucut bularak teceddüt eden bir faydalanmadır. Dolayısıyla kişi hayatta olduğu sürece malındaki sükna menfaattini bir başkasına bağışlayabilir. Ancak burada bağış yapılan, gayrimenkulün kendisi değil oturma meenfaati olduğu için, mal sahibinin vefatından sonra malındaki mülkiyet varislerine intikal eder. Dolayısıyla artık bu malda hak sahibi onun varisleridir ve onların kararı geçerlidir.

---

URL Kopyala