Nasıl yemin ettiğini hatırlamayan 12 yaşındaki bir çocuğa kefaret gerekir mi?
Nasıl yemin ettiğini hatırlamayan 12 yaşındaki bir çocuğa kefaret gerekir mi?
Yemin, bir işi yapmak veya yapmamak hususunda ileri sürülen bir iddiayı kuvvetlendirmek için Allah’ın isim veya sıfatlarından birisini şahit tutarak verilen sözdür. Bu yeminin geçerli olması için yemin eden kişinin bir takım şartları vardır. Aklı başında olmak, mükellef olmak, ikrah altında olmamak, Allah’ın adını zikrederek söz vermek gibi. Bu anlamda şartların da var olması ile birlikte yerine getirilmesi mümkün ve mubah olan bir şeyi, ileride yapacağına veya yapmayacağına yemin eden kişi, bu yeminini yerine getirmesi gerekir.
Ergen olmayan çocuğun yaptığı yemin geçerli ve bağlayıcı olmadığı için yerine getirilmediği takdirde kefaret gerekmez. İslâm hukukçuları bulûğ için bir ön şart, iki de ölçü getirmişlerdir. Bulûğun ön şartı çocuğun belli bir alt yaş sınırına ulaşması olup bu da erkeklerde on iki, kızlarda ise dokuz yaşın tamamlanmasıdır. Bu sınır bulûğun asgari yaş sınırı olup Mecelle’nin de kaydettiği gibi bu yaşa ulaşmamış çocuğun bulûğ iddiası dinlenmez. Bulûğun iki ölçüsünden birincisi ve aslî olanı fiilî bulûğdur; yani gerekli asgari yaş sınırına ulaşmış erkeğin ve kızın cinsî yönden fiilî ergenliğe kavuşmasıdır. Erkek için ihtilâm olma ve baba olabilme, kız için hayız görme ve anne olabilme durumunun ölçü olduğu belirtilmiştir. Dolayısıyla 12 yaşındaki bir çocuk fiilen bulûğa erişmedikçe yapmış olduğu yeminin bir hükmü yoktur.
URL Kopyala