İslam’a ve müslümanlara düşmanlık etmeyen gayrimüslimler ile güzel muamelede bulunmak, çalışmak, ticaret yapmak caiz olmakla birlikte, İslam düşmanlığı yaparak her fırsatta Müslümanlara, İslam dinine zarar vermeyi kendisine bir vazife bilen ve bu yolda çaba sarf eden Yahudi, Hristiyan ve bilimum din düşmanları ile güzel muamelede bulunmak, onlarla çalışarak, ticaret yaparak destekte bulunmak; yapmış oldukları zulme ortak ve destek olmak anlamına geleceği için asla caiz değildir.

Zira bu hususta ayeti celile’de şöyle buyrulmuştur; “Allah sizi, din hakkında sizinle savaşmayan ve sizi yurtlarınızdan çıkarmayan kimselere iyilik etmekten, onlara adaletli davranmaktan men etmez. Çünkü Allah adalet yapanları sever. Ancak Allah, sizinle din konusunda savaşan, sizi yurtlarınızdan çıkaran ve çıkarılmanız için destek verenleri dost edinmenizden men eder. Kim onları dost edinirse, işte onlar zalimlerin ta kendileridir.” (Mumtehine; 8-9)

Nitekim dünyalık geçim amaçlı yurt dışında çalışmaya gitmek ve orada kalıcı ikamet etmek caiz görülmemiştir. Zira yapılan bu davranış; gayrimüslimlere katılmak, onların kalabalığını ve gücünü artırmak anlamını taşıdığı gibi, kendisini ve ailesini sağlıklı şekilde inancını yaşamaya elverişli olmayan bir ortama maruz bırakmaya da sebebiyet vermektedir. (İhtiyar, 2/150; Fethul’Kadir, 7/421; Tebyinul’Hakaik, 4/225; Durerul’Hukkam, 2/377) Dolayısıyla normal şatlarda caiz görülmeyen bu durum Müslümanlara zulmün arttığı günümüzde daha da sakıncalı olacaktır.