Menü

Hakim davalı hakkında onun mezhebine göre mi hüküm vermesi gerekir?

Aşevi İnşaatı Yardımı - Huzurlu Gönüller Eğitim Vakfı
Aşevi İnşaatı Yardımı - Huzurlu Gönüller Eğitim Vakfı
Aşevi İnşaatı Yardımı - Huzurlu Gönüller Eğitim Vakfı
434 görüntülemeDavalar ve Şahitlik

Hakim davalı hakkında onun mezhebine göre mi hüküm vermesi gerekir?

Kadı, prensip olarak kendisini tayin eden yöneticinin mezhep hükümlerini uygular. Ancak kadılık fonksiyonu yer, zaman ve bazı konuların istisnası ile sınırlamayı kabul edebilen bir müessese olduğu için, devlet başkanının tayin ettiği kadılara, kendi mezhebine uygun olmasa bile, muayyen bir imamın (Hanefî, Şâfiî, Mâlikî, Hanbelî) mezhebi ile hükmetmeyi emretmesi mümkündür. Böyle bir şartın kadılık yetkisi üzerindeki etkisine dair, fıkıh kaynaklarında ayrıntılı bilgi vardır.Bununla birlikte kadı, içtihat melekesine haiz olduğu için, gerekli olduğunda farklı davalarda farklı içtihatları tercih etmesi de mümkündür. Nitekim mezheplerin ortaya çıkıp yerleşmesinden önce kadılar, müçtehit hukukçular arasından seçilir; Kitap, Sünnet ve icmaya göre bunlarda bir çözüm bulamazlarsa reyleriyle hüküm vermeleri kendilerinden istenirdi. Hz. Ömer’in, Ebû Musa el-Eş’arî ve Şurayh’a yazdığı mektuplarda bu uygulamanın izlerini görmek mümkündür.

Abbasilerde Ebû Yûsuf’tan itibaren Hanefî mezhebi kadılıkta ayrıcalık kazanmış, Selçuklular da devletin bünyesine uygunluğu ve toplumun ihtiyaçlarına daha iyi cevap vermesi yüzünden aynı mezhebi tercih etmişlerdir. Vezir Nizamü’l Mülk’ün Şâfiî alimlere karşı müsamahalı davranması, Selçuklu sınırları içinde bu mezhebin de yaşamasına yardımcı olmuştur. Doğuda Gazneli Mahmud, Batıda Selahaddin Eyyubî (Mısır) de Şâfiî mezhebi için aynı imkânı sağlamıştır.[1]


Kaynakça:

[1] İbnü’l-Esîr, el-Kâmil, X, 31, 209; İbn es-Sübkî, Tabakâtü’ş-Şâfiiyyeti’l-Kübrâ, Mısır 1964, III, 393 vd.; eş-Şa’rânî, el-Mîzan I, Mısır 1318 s. 32

İsmail Hakkı Yelkenci tarafından yayınlandı 22/08/2024

URL Kopyala
0
Cevap yaz..