Gündüzü çok uzun olan veya altı ay gündüz, altı ay gece olan ülkelerde oruç nasıl tutulur?
Gündüzü çok uzun olan veya altı ay gündüz, altı ay gece olan ülkelerde oruç nasıl tutulur?
Farklı ülkelerdeki oruç tutma süresi farklılığı nasıl açıklanır? Yanlış okumadıysam güneş batışı ve doğuş arası üç buçuk saat olan bir yer varmış bu doğru mu?
URL Kopyala
Güneşin doğuşu ile batışı nedeniyle gecenin gündüzden farklı olduğu, yazın gündüzün uzun, kışın ise gündüzün kısa olduğu ülkelerde yaşayan kimsenin, beş vakit namazları dînen bilinen vakitlerinde kılması gerekir. Beş vakit namazın vakitlerini sözlü ve fiili olarak tayin eden hadisler vardır. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-’in açıkladığı ve namaz vakitlerini birbirinden ayırt eden alâmetler oldukça, bu hadisler gündüz ve gecenin uzun veya kısa olmasının önemli olmadığını gösterir.
Bunlar, namaz vakitlerinin tayini hakkındadır. Ramazan ayında tuttukları orucun vaktinin tayinine gelince, oruç tutmaları kendilerine farz kılınan kimselerin bulundukları ülkelerde gece ve gündüz süresinin toplamı 24 saat ise ve gündüz, geceden ayırt edilebiliyorsa, fecrin doğuşundan güneşin batışına kadar yeme, içme, cima gibi orucu bozan şeyleri her gün bırakmaları gerekir. Ancak geceleri kısa olsa bile yeme, içme ve eşleriyle cinsi münasebette bulunmak onlara helâldir. Çünkü İslâm dîni, bütün ülkelerde yaşayan insanlar için geneldir.
Fakat kim, gündüzün uzunluğundan dolayı veya gündüzün uzun olacağını gösteren belirtilerle, denemeyle, güvenilir ve uzman bir doktorun kendisine haber vermesiyle, oruç tuttuğu takdirde helâk olacağını (öleceğini) veya şiddetli bir hastalığa neden olacağını veya hastalığını arttıracağını veyahut da hastalığının iyileşmesini geciktireceğine kanaat getirirerek oruç tutmaya gücü yetmezse, orucu tutmayabilir.Tutamadığı günler sayısınca da tutma imkânı bulduğu başka bir ayda orucunu kaza eder.
Yazın güneşin hiç batmadığı veya kışın güneşin hiç doğmadığı ya da gündüzün 6 ay, gecenin de 6 ay sürdüğü ülkelerde yaşayan kimselerin, kendilerine en yakın olan ve farz namaz vakitleri belli olan ülkelerin vakitlerine dayanarak namaz vakitlerini kendileri takdir edip 24 saatlik süre içerisinde beş vakit namazlarını kılmaları gerekir. Nitekim sahâbe -Allah onlardan râzı olsun-: “(Mesih Deccâl) yeryüzünde ne kadar süre kalacaktır” diye sordular. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- buyurdu ki:
– Kırk gün kalacak fakat bu kırk günün bir günü bir seneye, bir günü bir aya, bir günü bir Cuma’ya (bir haftaya), diğer kalan günleri ise sizin günlerinize denk olacak kadar süre yeryüzünde kalacaktır.
Sahâbe -Allah onlardan râzı olsun-:
– Ey Allah’ın elçisi! Bir günü bir seneye denk olan günde, bir günlük namaz kılsak yeterli midir? diye sordular.
Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- buyurdu ki:
-Hayır, namazın vaktini, (diğer günlerdeki vakit gibi) takdir edin.” (Müslim)
Peygamber Efendimiz -sallallahu aleyhi ve sellem- süresi bir seneye denk olan bir günde, beş vakit namazı yeterli görmemiştir. Aksine her 24 saatlik süre için beş vakit namaz kılmaları gerektiğini ve yaşadıkları ülkelerde o günkü zaman farkını göz önünde bulundurarak normal günlerde kıldıkları namazları o günün süresine taksim etmelerini emretmiştir. Bu nedenle soruda geçen ülkelerde yaşayan müslümanların, namaz vakitlerini gece ve gündüz sûreleri 24 saatlik süre içinde birbirinden farklı olan ve namaz vakitleri dînen belli olan en yakın ülkenin namaz vakitlerine göre ayarlamaları gerekir.
Aynı şekilde Ramazan orucunu da böyle tutmaları gerekir. Bahsi geçen Mesih Deccâl hadisinde Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-’in o günde namaz vakitlerini nasıl ayarlamaları gerektiğini ashâbına öğrettiği gibi, yukarıda zikredilen ülkelerde yaşayanlar da, Ramazan orucunun başlangıç ve bitişini, imsak ve iftar vaktinin başlangıcını, her gün fecrin doğuşu ile güneşin batışını, kendilerine en yakın olan ve gece ile gündüz süreleri 24 saatlik süre içerisinde belli olan ülkenin vakitlerine göre tayin etmeleri gerekir. Çünkü bu konuda namaz ile oruç arasında hiçbir fark yoktur.