Hanefîler’e göre farz namazların ilk iki rek‘atında, diğer namazların her rek‘atında Fâtiha’dan sonra Kur’an’dan kısa bir sûre veya buna denk düşen bir veya birkaç âyet (zamm-ı sûre) okumak vâcip, diğer mezheplere göre sünnettir. Hangi vakitte ve hangi tür namazda hangi sûreleri okumanın sünnet veya müstehap olduğu, rek‘atlarda okunan sûreler arası tertip gibi konularda fıkıh literatüründe sözü edilen tavsiye ve ayrıntılar kıraat şartına ilişkin olarak namazın sünnet ve âdâbıyla ilgili hususlardır. Birinci rekatta okunan sureden bir sure atlayarak ikinci rekatta okumak bazı fakihlere göre mutlak surette mekruh, bazılarına göre kısa surelerde yapılması mekruh, bazılarına göre ise hiçbir şekilde mekruh değildir. (Muhit’ul-Burhani, 1/304) Kıraat şekli ile ilgili hükümler şayet namazda sünnete uygun okumak şekliyle iligili ise bu okuyuşa muhalif olan okuma şekilleri tenzihen mekruh olur. Zira namazın sünnetlerinin terk edilmesi tenzihen mekruh hükmündedir ki bahsi geçen mesele de bu kabildendir. Ayrıca yularıda kaynağı da belirtildiği üzere bu şekilde kıraat edilmesini bazı fakihler mekruh olarak da görmemiştir.