İslam hukukunda, aidat ücretlerinin veya borçların ödenmesinde gecikme halinde faiz veya gecikme cezası maddesi koymak caiz değildir. Bu, Kur\’an ve Sünnet\’te kesin bir şekilde haram kılınan Riba\’dır. Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur: \”Ey iman edenler! Allah\’tan korkun ve eğer müminlerseniz ribadan geri kalan ne varsa bırakın.\” [Bakara: 278] Câbir bin Abdullah radıyallahu anhümâ\’dan rivayet edilen bir hadis-i şerifte Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: \”Allah, riba yiyeni, yedireni, kâtibini ve şahitlerini lanetledi ve \’Onlar eşittirler\’ buyurdu.\” [Müslim rivayet etmiştir.]

Faiz, ödemedeki gecikme karşılığında asıl borç miktarı üzerinde şart koşulan bir artıştır ve bu, aynen ribadır. Faiz uygulamak, borçlunun ihtiyacını istismar eder ve onu daha büyük bir mali sıkıntıya sokabilir. İslam, zor durumda olana kolaylık göstermeyi ve ona mühlet vermeyi emreder, zayıflığını istismar etmeyi değil. Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur: \”Eğer borçlu darlık içindeyse, eli genişleyinceye kadar mühlet verin. Eğer bilirseniz (o borcu) sadaka olarak bağışlamanız sizin için daha hayırlıdır.\” [Bakara: 280]

Haram olan faiz uygulamak yerine, şu gibi meşru yollar izlenebilir: Aboneye gecikmeden ödeme tarihi hatırlatılabilir. Gecikme nedenlerini anlamaya çalışmak ve dostane bir çözüme ulaşmak. Eğer abone zor durumdaysa, ödemeler gücüne uygun şekilde fark koymadan taksitlendirilebilir. Bazı âlimler, ödeme gücü olan ancak ödemeyi geciktiren kişilere basit bir gecikme cezası uygulanmasının caiz olduğunu, ancak bu cezanın abonelik ücretini hak eden tarafın yararına kullanılmaması, bilakis fakir Müslümanların ihtiyaçlarına veya hayır işlerine harcanması şartıyla caiz olduğunu belirtirler. Ancak bu görüş, fıkıh âlimleri nezdinde detaylı şartlara tabidir.

Sözleşmesinde gecikme farkı şart koşulan aidat borcunu geciktirmek karşılığında ödenen fark faizdir ve İslam hukukunda haramdır. Faiz, bir borcun (bu durumda aidat borcu) vadesinde ödenmemesi durumunda, alacaklının (site yönetimi veya ilgili kurum) borçludan (daire sahibi) tahsil ettiği ek ücrettir. Bu ek ücret, borcun zamanında ödenmemesi nedeniyle geçen süreye bağlı olarak artar. İslam hukukunda, borç üzerinden elde edilen her türlü fazlalık (anapara dışında) riba olarak kabul edilir ve kesinlikle yasaktır. Bu nedenle borçlu borcunu vaktinde ödeyip faize düşmemelidir, bu hususta ihmalkar davrandığı takdirde günahkar olur.