Miras taksimi nasıl olur ayrıntılı anlatır mısınız?
Miras taksimi nasıl olur ayrıntılı anlatır mısınız?
Miras taksimi nasıl olur ayrıntılı anlatır mısınız? (Mesela çocuk var veya yok, ve usül, hanım anne baba torun kardeş hakkı vb. gibi durumlar için)
Mirasın rükünleri üçtür:
I. Mûris: Vefat edip, geride miras bırakan kimsedir. Buna müteveffâ da denir.
2. Vâris: Kendisine miras intikal eden, yani terikede hissesi olan kimsedir.
3. Terike: Ölenin mal veya hak olarak geride bıraktığı şeyler olup, buna “mîras”, “mevrûs” ve “irs” adı da verilir. Haktan maksat; kısas, satış bedelini alabilmek için satılan malı ve borcu alabilmek için rehnedileni hapsetme hakkı gibi haklardır.
Bu üç rükünden birisinin bulunmaması halinde miras söz konusu olmaz.
Mirasçı olmanın sebepleri:
Mirasın söz konusu olabilmesi için üç şeyin bulunması gerekir. Mirasın sebep ve şartlarının bulunması, miras engellerinin ise bulunmaması gereklidir.
Mirasçı olmanın sebepleri; nesep hısımlığı, evlilik hısımlığı.
1. Hısımlık: Varisin, miras bırakana mirasçı olabilmesi için aralarında hısımlık bağının bulunması gerekir. Usûl, fûrû, yani ana, baba, dede ve nine gibi kendi neslinden gelinenlerle; çocuk, torun gibi kendi neslinden gelenler; yine ölenin kardeşleri ile amcalar bu hısımlardandır. Bunlar mûrise yakınlık derecesine göre mirasçı olurlar. Daha uzak olanın mirasçı olmasını önlerler, buna “hacbetme” denir.
Bu hısımlardan erkek vasıtasıyla mûrise bağlanan erkek hısımlara “asabe” denir. Ölenin babası, babasının babası veya oğlu, ya da oğlunun oğlu gibi. Bir de payları muayyen mirasçılar vardır ki, bunlara “ashâbülferâiz” (farz sahipleri) denir. Bunlardan kalan mirası asabe alır. Sadece asabe varsa, mirasın tamamı bunlara kalır. Farz sahipleri ve asabe yoksa, bunların dışında kalan ve ölenin uzaktan kan hısımı olan “zevilerhâm” mirasçı olur. Hala, dayı, kızın kızı gibi.
2. Evlilik: Geçerli bir nikâh akdi eşler arasında miras hakkı doğurur. Cinsel temasın olup olmaması sonucu etkilemez. Bu yüzden, zifaftan önce eşlerden birisinin ölümü halinde, diğeri ona mirasçı olur. Eşlerin miras haklarını belirleyen âyetin genel anlamı (bk. en-Nisâ, 4/12) ile Peygambermiz’in (s.a.s.), cinsel temastan önce kocası ölen Berva’ binti Vâşık’ı ölen kocasına mirasçı yapması bunun delilidir. (ez-Zühayli, el-Fıkhul-İslâmî ve Edilletüh, Dımaşk 1405/1985, VIII, 250)
Mûrise daha yakın mirasçının (akreb) diğer akrabaların mirasçılığını engellemesine “hacb-i hırmân”, miras paylarını azaltmasına “hacb-i noksân” denir. Bu kuralla bağlantılı olan önemli konulardan biri dedenin mirasçılığı meselesidir. Zira İslâm miras hukukunda mûrisle arasındaki bağa göre iki farklı dede statüsü bulunması yanında asabeden olan dedenin bazı durumlarda mirasçılığıyla ilgili görüş ayrılıkları vardır. Yine “dede yetimi” şeklinde bilinen mesele de hacb kuralının bir sonucu olarak ortaya çıkmıştır. Meselâ üç oğlu bulunan mûrisin bir oğlu kendisinden önce ölmüşse onun çocuğu veya çocukları mirasçı olamamaktadır; zira sağ olan amcaları dedelerine daha yakındır.
İslamiyet de kadının mirastan alacağı pay ölen kişiyle olan akrabalık derecesine göre belirlenmiştir. Eğer vefat eden kişinin kızı mirasçı olarak yer alıyorsa eğer kız tek kardeş ise mirasın yarısını alabilir. Eğer erkek kardeşleri varsa kardeşlerin aldığı payın yarısını alabilir. Eğer kızlar birden fazlaysa ve hiç erkek kardeş yoksa mirasın üçte ikisini alarak aralarında paylaşabilirler.
Eğer vefat eden kişinin oğlu varsa ve bu oğuldan torun olarak kadının miras hakkı da eğer başka çocuk yoksa oğlundan olan kız torun mirasın yarısını alabilir. Birden fazla çocuk varsa mirasın üçte ikisini alabilir. Erkek kardeşlerin olması durumunda da miras ikili ya da birli paylaşılır. Kız torun vefat edenin öz kızı ile bulunduğunda mirastan pay alabilirken oğlu ile bulunduğunda mirastan pay alma hakkı yoktur.
Vefat edenin anne bir kız kardeş de bir olunca altıda bir alabilir. Erkek veya kız birden fazla varsa da üçte bir ortaklık söz konusu olur. Ölen kişinin çocukları dedesi ve babası ile bulunuyorsa mirastan hak almaya yetkili değildir.
Vefat eden kişinin annesi bir kadın olarak çocukları ya da birden fazla kardeşleri varsa altıda bir miras alabilir. Çocuklar ve birden fazla kardeş yoksa üçte bir alabilir. Eğer vefat eden kişinin eşi ve dedesi birlikteyse mirasın bütününün üçte birini alabilir.
Çocuklar ve ana-babanın mirası hakkındaki ayet şöyledir: “Allah size evlâtlarınızın miras taksimi hususunda, erkeklerin paylarının kızların iki katı olmasını emretmektedir. Eğer bütün çocuklar kız olup ve sayıları ikiden fazla ise, bunların payı ölenin bıraktığı malın üçte ikisidir. Eğer mirasçı bir tek kız ise mirasın yarısı onundur. Eğer ölen ana ve baba ile birlikte çocuklar da bırakmışsa ana ve babanın herbirini terekeden payı altıda birdir. Şayet ölenin çocuğu bulunmayıp da, mirasçı olarak ana ve babası kalmışsa, ananın payı üçte birdir. Eğer ölenin kardeşleri varsa terekenin altıda biri ananındır. Bu paylar, ölenin borçları ödenip, vasiyeti de yerine getirildikten soma hak sahiplerine verilir. Baba ve çocuklardan, hangisinin size fayda bakımından daha yakın olduğunu, siz bilemezsiniz. Bu, Allah tarafından farz kılınmıştır. Şüphesiz ki Allah, her şeyi çok iyi bilen, hüküm ve hikmet sahibidir” (en-Nisâ, 4/11)
Eşlerin mirası: Vefat edenin eşi kadın olarak çocukları varsa sekizde bir yoksa dörtte bir miras hakkını alabilir. Ölen kişinin annesi bulunmadığı taktirde vefat edenin ninesi kadın olarak altıda bir miras hakkını alabilir.
Ölen kadın eşin çocukları yok ise mirasçı eş terekeden ½ oranında pay alacaktır. Ancak ölen kadın eşin çocuğunun bulunması halinde miras payı ¼ olacak şekilde düzenlenmiştir.
Erkek eşin ölmesi halinde ise sağ kalan kadın eş terekeden ölen eşin çocuğu yoksa ¼ oranında pay alır. Fakat ölen erkek eşin çocuğu var ise bu halde mirasçı kadın eşin miras payı terekenin 1/8i kadar olacaktır.
Kardeşlerin Mirası: Kardeşlerin mirasçılığı ana bir kardeş ve ana-baba veya baba bir kız kardeş olmak üzere 2 başlıkta incelenmektedir.
Ana bir kardeşlerin mirası: Ölen bir erkek ya da kadına erkek mirasçısı bulunmadan mirasçı olunuyor ise kardeşin miras payı terekenin 1/6 sı kadardır. Ancak kardeşler birden fazla ise bu halde terekenin 1/3 ünü kendi aralarında eşit olarak paylaşırlar.
Ana-Baba veya baba bir kız kardeş: Eğer ölen kardeşin alt soyu bulunmuyor ve sadece bir kız kardeşi bulunuyor ise o zaman terekenin yarısı kız kardeşinin olacaktır. Ancak ölen kız kardeş ve mirasçı erkek kardeş ise, erkek kardeş terekenin tamamı üzerinde hak sahibi olur.
Anne-Babanın çocuklarına mirasçı olması: Anne, ölen çocuğuna her durumda mirasçı olur (en-Nisâ, 4/11; Mevsılî, el-İhtiyâr, 5/94). Ancak ne kadar miras alacağı diğer mirasçıların paylarıyla birlikte hesaplandığında ortaya çıkar. Nitekim âyette; “Ölenin çocuğu varsa, geriye bıraktığı maldan, ana babasından her birinin altıda bir hissesi vardır. Eğer çocuğu yok da (yalnız) ana babası ona vâris oluyorsa, anasına üçte bir düşer. Eğer kardeşleri varsa anasının hissesi altıda birdir. (Bu paylaştırma, ölenin) yapacağı vasiyetten ya da borcundan sonradır.” (en-Nisâ, 4/11) buyrulmuştur.
İslâm miras hukukuna göre annenin mirasta üç hâli vardır:
a) Anne, ölenin oğlu, kızı, bunların oğlu ve kızı; hangi taraftan olursa olsun ölenin birden fazla kardeşiyle bulunursa altıda bir alır.
b) Bunlar bulunmazsa anne, üçte bir alır.
c) Bir tarafta baba, öbür tarafta koca veya karı ile beraber bulunursa karı ya da koca, hisselerini aldıktan sonra kalanın üçte birini alır.
Babanın da üç durumu vardır:
a) Baba, ölenin oğlu veya oğlunun oğlu ile birlikte bulunduğunda altıda bir alır.
b) Ölenin kızı veya oğlunun kızı yahut oğlunun… oğlunun kızı ile birlikte bulunduğunda altıda bir ve ilave olarak payları Kur’ân-ı Kerîm’de belirtilenlerden (ashâb-ı ferâiz) artanı alır.
c) Bu iki grup mirasçı bulunmadığında asabe olur. Başka mirasçı yoksa terekenin tamamını, varsa bunlardan artanı alır.
URL Kopyala