Fıkıh kitaplarımızda, küçük çocuklarla delilerin camileri pisleyecekleri endişesiyle onların camiye girmelerinin caiz olup olmadığı hakkında, âlimler farklı görüş beyan etmişlerdir:
Hanefi âlimlerine göre, camiyi pislemeleri ihtimali yüksek olduğu durumlarda, çocuklar ve delilerin camiye girmeleri tahrimen mekruhtur. Bu ihtimal yüksek değilse, tenzihen mekruhtur. Böyle bir ihtimal olmaması durumunda camilere gelebilirler. Nitekim Abdurrahman b. Ganm demiştir ki: Ebû Mâlik el-Eş’arî (şöyle) dedi: “Size Peygamberimizin (s.a.s) namazım anlatayım mı? Namaz için kamet ettirir ve önce erkekleri saf yapar, sonra çocukları onların arkasına sıraya koyar ve onların hepsine birden namaz kıldırırdı.”^[1]

Bu hadis-i şerifin ön saflara erkeklerin sonraki saflara çocukların durması lâzım geldiğini ifâde etmektedir. Hadisin tamamı Ahmed b. Hanbel’in Müsned’inde da­ha genişçe geçmektedir. Bu rivayetten anlaşılıyor ki, erkeklerin hemen arkasında çocuklar saf teşkil etmelidirler. Ancak çocukların saf teşkil etmeleri için iki veya daha çok sayıda olmaları gerekir. O mescitte bir çocuk bulunması halinde bu ço­cuğun erkek saflarına katılması gerekir. Ayrıca bir saf teşkil etmesi uygun değildir. Ulemânın büyük çoğunluğunun görüşü böyle olmakla beraber Şâfiîler, bazı Mâlikiler, “Çocukların namazı güzelce öğrenmeleri bakımından her iki erkeğin arasına bir çocuğun durması lâzımdır” demişlerse de, bu hadis-i şerif onların aleyhine bir delildir. Ahmed b. Hanbel’e göre ise, on beş yaşına girmeden veya âkil-baliğ ol­madan, çocuğun erkek saflarına katılması tahrimen mekruhtur.

Kaynakça:

[1] Ahmed b. Hanbel, V, 341, 342