Menü

Kasap ücreti kurban derisi ile ödendiği takdirde deri bedeli kadar tasadduk gerekir mi?

Aşevi İnşaatı Yardımı - Huzurlu Gönüller Eğitim Vakfı
Aşevi İnşaatı Yardımı - Huzurlu Gönüller Eğitim Vakfı
Aşevi İnşaatı Yardımı - Huzurlu Gönüller Eğitim Vakfı
491 görüntülemeKurban Bahsi

Kasap ücreti kurban derisi ile ödendiği takdirde deri bedeli kadar tasadduk gerekir mi?

Bazı bölgelerde kurban kesimi için başvurulan mezbahanelerin ortak kuralı, kesilen kurban derisini sahiplerine teslim etmemek şeklindeymiş. Bu durumda kurban kesen şahıslar deri ücreti kadar bir meblağı tasadduk etmeli diyebilir miyiz?

Kurbanlık hayvanın sütünden yararlanmak, etini veya postunu satıp parasını almak veya demirbaş olmayacak bir şeyle değiştirmek mekruhtur, böyle bir iş yapılırsa, kıymetini sadaka vermek gerekir. Hayvanın kesim ameliyesi ibadet değildir, bu yüzden kurban kesen kasabın ücret alması tabii olarak caizdir. Ancak kesim işini yapan kişiye ücret olarak kurbanın derisi veya etinin bir kısmı verilemez. Çünkü verildiği takdirde, kurban ibadetini yerine getirmek için gerekli maddi külfetin bir kısmı bizzat ibadetin kendisi üzerinden karşılanmış olur. Hz. Ali’nin şöyle dediği rivayet edilmiştir: “Rasûlullah (s.a.s.), develer kesilirken başında durmamı, derilerini ve sırtlarındaki çullarını yoksullara paylaştırmamı emretti ve onlardan herhangi bir şeyi kasap ücreti olarak vermeyi bana yasakladı ve ‘kasap ücretini biz kendimiz veririz”[1] buyurdu.
Kurbanın derisini satan kurbanından tam sevap alamaz, bu nedenle kurbanın eti, yağı, başı, tüyü, sütü ve benzerlerinin satışı câiz değildir, eğer satılmış olursa değerini tasadduk etmek gerekir. Kesilen kurbandan satarak istifade etmek caiz olmadığı için, deri gibi bazı hayvan parçalarının kesim yapan organizasyon sahiplerinde kalması, yapılan iş karşılığında verilen icare bedeli anlamına gelir ki bu da; cumhur alimlere göre caiz olmamakla birlikte, elde edilen kesim menfaatinin deri karşılığında satın alınması anlamına gelir. Organizasyona bırakılan derinin kıymeti tasadduk edilmediği takdirde, kurban ecir ve sevap bakımından eksik olsa da iade edilmesi gerekmez. Ayrıca şayet organizasyon yapan kurum bir hayır kurumu olup, bu kurum tasadduk yapılacak olan hayır cihetlerinden biri ise, bu tasadduk vazifesi de bir nevi yerine gelmiş olarak değerlendirilebilir.
 


Kaynakça:
[1] Buhârî, Hac, 120-121; Müslim, Hac, 348; Ebû Dâvûd, Menâsik, 21

İsmail Hakkı Yelkenci tarafından yayınlandı 22/08/2024

URL Kopyala
0
Cevap yaz..