Eldiven takmayan, hijyene uymayan işletmeyi zabıtaya ihbar etmek caiz mi?
Eldiven takmayan, hijyene uymayan işletmeyi zabıtaya ihbar etmek caiz mi?
Bazı yemek satan yerlerde ya da fırınlarda eldiven kullanmayan, hijyene dikkat etmeyenleri zabıta birimlerine şikayet etmek caiz mi?
URL Kopyala
İslam dini, hem bireyin hem de toplumun sağlığını korumaya büyük önem verir. Bu nedenle, genel sağlığı tehdit eden veya kamunun zararına yol açan durumlara karşı sessiz kalmak doğru değildir. Bir işletmenin hijyen kurallarına uymaması, halk sağlığı için ciddi bir risk oluşturur. Kirli ellerle hazırlanan veya sunulan yiyecekler, hastalıkların yayılmasına sebep olabilir. İslam hukukunun temel amaçlarından biri, bireylerin ve toplumun faydasını (maslahat) gözetmek ve zararı (mefsedet) ortadan kaldırmaktır. Sağlıksız ve hijyenik olmayan bir işletme, kamu sağlığına zarar verir. Bu zararı ortadan kaldırmak için yetkili makamlara bildirimde bulunmak caizdir. “İyiliği emretmek, kötülükten sakındırmak” ilkesi, sadece dini ve ahlaki konularda değil, toplumsal düzeni ve sağlığı ilgilendiren konularda da geçerlidir. Hijyene uymamak bir kötülük (münker) olarak kabul edilebilir ve buna engel olmak için yasal yollara başvurmak bu ilke kapsamında değerlendirilebilir. Ancak şikayet, kişisel bir husumetten veya intikam alma arzusundan değil, gerçekten kamu sağlığını koruma niyetiyle yapılmalıdır. Yapılan ihbarın doğru ve gerçek delillere dayanması gerekir. Yalan veya iftira ile bir işletmeye zarar vermek caiz değildir.
Eğer bir işletmede eldiven kullanılmaması, genel kabul görmüş hijyen standartlarına göre bir sorun teşkil etmiyorsa veya ürünün hazırlanma/sunulma şekli buna izin veriyorsa (örneğin, hamur işlerini yoğurmak gibi bazı durumlarda eldiven kullanımı zor veya uygun olmayabilir), bu durumu şikayet etmek caiz olmaz. Zira İslami hükümlerde ve genel ahlaki prensiplerde, bir eylemin kötü (münker) veya zararlı olduğu kesinleşmeden o eyleme karşı çıkmak veya o eylemi yapan kişiyi şikayet etmek doğru değildir. Bu, İslam’ın temel prensiplerinden olan hüsn-ü zan (iyi niyetli olmak, iyi düşünmek) ve zulümden kaçınmak ilkelerine aykırıdır. Bir kişinin veya işletmenin kötü niyetli olmadığını, yaptığı işin hijyen kurallarına aykırı olmadığını düşünmek esastır. Birini haksız yere şikayet etmek, o kişinin işine, itibarına ve rızkına zarar vermek anlamına gelebilir. Bu, büyük bir haksızlıktır ve İslam’da yasaklanmıştır. Bir işletmeyi yetkili mercilere şikayet etmenin caiz olması için ana şart, o işletmenin gerçekten bir hata yapıyor olması ve bu hatanın kamuya veya bireylere zarar veriyor olmasıdır. Eğer eldiven takılmaması hijyenik açıdan bir problem değilse, bu durumda şikayet etmek caiz olmaz.