Yüzde değişim amaçlı yapılan her türlü işlemin dini açıdan değerlendirilmesi, İslam hukukunun (fıkıh) genel ilkelerine göre yapılması gerekir. Bu noktada, bukkal masajının caiz olup olmadığına dair kesin bir hüküm bulunmamakla birlikte, fıkıh alimleri tarafından değerlendirilebilecek bazı temel şartlar ve prensipler vardır. Bukkal masajı, sağlık sorunları (örneğin, çene kilitlenmesi, kas spazmları veya yüz felci sonrası rehabilitasyon) nedeniyle yapılıyorsa, tedavi amaçlı sayılır. İslam’da tedavi olmak esastır ve caizdir. Eğer masaj bir doktorun tavsiyesiyle veya tıbbi bir ihtiyaca binaen yapılıyorsa, dini açıdan herhangi bir sakınca görülmez. Yapılan işlemin kişinin sağlığına zarar vermemesi gerekir. Bir işlemin caiz olabilmesi için, uygulamanın bilimsel olarak güvenilir olması ve potansiyel zararlarının olmaması şartı aranır. Masaj sırasında kullanılan yağlar veya kremler gibi ürünlerin İslam’a göre haram sayılan maddeler (örneğin, alkol veya domuz yağı gibi) içermemesi gerekir. Bu, sadece masaj için değil, tüm kozmetik ve kişisel bakım ürünleri için geçerli bir kuraldır. Masajın amacı, yaratılıştan var olan yüz hatlarını aşırı derecede değiştirerek fıtrata müdahale etmek değil, yüzdeki kan dolaşımını artırmak, kasları gevşetmek veya mevcut yapıyı korumak olmalıdır. İslam’da, Allah’ın yarattığı fıtrata (yaratılış şekline) kasten ve estetik kaygılarla müdahale etmek, caiz değildir. Ancak, yaşlanma gibi doğal süreçlerin getirdiği deformasyonları gidermek veya mevcut durumu korumak bu kapsamın dışında tutulabilir. Yabancı bir kadının, yabancı bir erkeğe bu tür bir masajı yapması veya yaptırması haramdır. Bu nedenle masajın aynı cinsiyetten bir uzman tarafından yapılması esastır.