Kaldırımda motor sürmek caiz mi, kul hakkı olur mu?
Kaldırımda motor sürmek caiz mi, kul hakkı olur mu?
Kaldırımda motor sürmek kul hakkı mı?
URL Kopyala
Müslümanların günlük yaşamlarında karşılaştıkları dini konularda, İslam alimleri ve fetva makamları tarafından belirlenen esaslara göre hareket etmeleri beklenir. Bu bağlamda, kaldırımda motor kullanma meselesi, dini ve hukuki açıdan değerlendirilmesi gereken bir konudur. İslam hukukunda, bir eylemin caiz olup olmadığı, o eylemin dinin genel prensiplerine, Kur’an ve Sünnet’e uygun olup olmadığına göre belirlenir. Kaldırımda motor sürmek, doğrudan Kur’an veya hadislerde açıkça yasaklanmış bir fiil olmamasına rağmen, bu durum İslam’ın genel ahlak ve hukuk ilkeleri çerçevesinde ele alınır. İslam, başkalarına zarar vermeyi, tehlike oluşturmayı ve toplum düzenini bozmayı yasaklar. Kaldırımlar, yayaların güvenli bir şekilde yürümesi için ayrılmış alanlardır. Motorlu araçların bu alanda kullanılması, yayaların can ve mal güvenliğini tehlikeye atar. Bu nedenle, kaldırımda motor sürmenin caiz olmadığı görüşü benimsenmiştir.
Kul hakkı, bir kişinin başka bir kişiye karşı işlediği haksızlık, zarar ve sorumlulukları ifade eder. İslam’da kul hakkı, Allah’a karşı işlenen günahlardan (hakkullah) daha ciddi kabul edilir. Çünkü Allah, dilerse kendi hakkından vazgeçebilirken, kul hakkı ancak hak sahibi tarafından affedilebilir veya telafi edilebilir. Kaldırımda hızla giden bir motor, yayalara çarpma riski taşır. Bu durum, bir kişinin canına veya sağlığına kastetmek anlamına gelir. Motor sesleri ve egzoz dumanları, yayaların huzurunu bozar. Yayalara ait olan bir alanı, motorlu bir araçla işgal etmek, yayaların kullanım hakkını gasp etmek anlamına gelir. Bu nedenlerle, kaldırımda motor sürmek, doğrudan kul hakkı ihlali olarak kabul edilir. Bu tür bir eylemi yaparak insanlara rahatsızlık veren kişinin, zarar verdiği kişilerden helallik almadan veya zararı telafi etmeden ahirette bu sorumluluktan kurtulması mümkün değildir.