Menü

Turistlere yüksek fiyat tarifesi uygulamak dinen sakıncalı mıdır?

Aşevi İnşaatı Yardımı - Huzurlu Gönüller Eğitim Vakfı
Aşevi İnşaatı Yardımı - Huzurlu Gönüller Eğitim Vakfı
Aşevi İnşaatı Yardımı - Huzurlu Gönüller Eğitim Vakfı
38 görüntülemeAhlak ve Sosyal İlişkiler
0 Yorum

Turistlere yüksek fiyat tarifesi uygulamak dinen sakıncalı mıdır?

Turistlerden taksi, yemek vb. durumlarda fazla para almanın dinimizce sakıncası var mıdır?

İsmail Hakkı Yelkenci cevap verdi 11 saat önce

URL Kopyala
0

Müslüman hukukçuların genel görüşlerine göre, alım-satım işlemlerinde temel ilke karşılıklı rıza ve dürüstlüktür. Bu bağlamda, bir mal veya hizmetin farklı müşterilere (yerli veya yabancı, turist veya yerleşik) farklı fiyatlardan satılması tek başına haram veya caiz olmayan bir durum teşkil etmez. Ancak, bu uygulamanın caiz olup olmadığını belirleyen önemli şartlar ve sınırlar bulunmaktadır. En önemli şart, fiyattan bağımsız olarak alıcının aldatılmamasıdır. Turistin piyasa değerini bilmemesinden faydalanarak onu aşırı yüksek bir fiyata mecbur bırakmak, malın kusurunu gizlemek veya yalan söylemek caiz değildir ve kul hakkı doğurur. Fiyatın, alışveriş (akit) sırasında açıkça ve kesin olarak belirlenmiş olması gerekir. Farklı fiyat uygulaması olsa bile, müşterinin o fiyata razı olması ve akdin bu net fiyat üzerinden gerçekleşmesi şarttır. Ticarette, özellikle turistik bölgelerde veya özel hizmetlerde farklı fiyat politikaları uygulanabilir. Örneğin; farklı ödeme koşulları (peşin/taksit, döviz/yerel para) için farklı fiyatlar. ​Özel hizmetler veya rehberlik komisyonlarının fiyata yansıması (bu durumda komisyonun faturaya dahil edilmesi gerekiyorsa turiste bilgi verilmelidir). ​Serbest piyasa koşullarında aynı ürünü farklı müşterilere farklı fiyatlara satmak, aldatma veya haksız rekabet olmadığı sürece, genel olarak caiz kabul edilmiştir. Turistin piyasayı bilmemesinden faydalanarak, yerel fiyatın çok çok üzerinde, fahiş ve ahlaki olmayan bir fiyat talep etmek ve bu yolla haksız kazanç elde etmek. Bu, dürüstlük ilkesine ve “telakki’r-rukbân” (dışarıdan gelen, piyasayı bilmeyeni aldatma) nehyine aykırıdır. Malın değerini veya paranın kurunu olduğundan farklı göstererek müşteriyi aldatmak. Müşterinin, kendisine uygulanan fiyata razı olmaması (ancak çaresizlikten kabul etmesi gibi durumlar).​Özetle, farklı müşterilere farklı fiyatlar uygulamak (fiyatlandırma politikası olarak) caiz olabilir, zira İslam hukukunda belirli bir kâr sınırı genellikle yoktur. Ancak, fiyat farkının sebebi aldatma, hile, yalan veya kişinin bilgisizliğinden aşırı derecede istifade etmek ise caiz olmaz ve kul hakkı doğurur. Ayrıca farklı fiyat uygulanacak ise müşteri ile baştan konuşup yanıltma olmadan karşılıklı rıza ile ücret belirlenmelidir.

İsmail Hakkı Yelkenci cevap verdi 11 saat önce
0
Cevap yaz..