Namazın sonunda okunan Rabbena dualarına ilave yapmak caiz midir?
Namazın sonunda okunan Rabbena dualarına ilave yapmak caiz midir?
Namazın son oturuşunda okunan ربنا آتنا في الدنيا duasının sonunda küçüklükten beri برحمتك يا أرحم الرحمين diye ekleyerek okuyorum. Çoğu arkadaşımda öyle öğrenmiş. Bunu eklemenin bir sakıncası varmı?
Hanefi mezhebi namazda insan sözlerine benzemeyen sözlerle dua etmeyi caiz görmüşlerdir. İnsanlardan istenmesi mümkün olan isteklerde bulunmak sanki insanlarla konuşuyormuş algısı oluşturduğu için ve namazda da konuşmak namazı bozduğu için bu tür duaları ve istekleri Hanefi mezhebi caiz görmemektedir. Allah’ım falan kadını bana eş ver filan malı bana ver gibi sözler bu tür dualara örnek olarak verilmektedir. Nitekim hadis-i Şerif’te şöyle buyrulmaktadır:
“Bu namazda insanların sözlerinden bir şey söylemek caiz olmaz. Namaz ancak bir tesbih, tekbir ve Kur’an okumaktır.” (Müsned, 5/447-448; Nesaî, Sehv, 20; bk. Müslim, Mesâcid, 35; Ebû Dâvûd, Salât, 174)
Bu bakımdan halkın sözlerine benzer tarzda dua yapmak veya halktan istenilmesi her zaman için mümkün olan şeyleri arzulayarak bazı sözlerle duada bulunmak uygun değildir. Buna bir örnek: «Allah’ım! beni falan kızla evlendir…», «Benim tarla bahçemi sula…» gibi. İşte bu tür sözlerle dua etmek caiz değildir. (El-Ayni, Şerh-i Hidâye – Fetavâ-yi Hindiyye.) Duada bu ölçüyü dikkate alanlara göre, «Allah’ım! Bana mal ver.» derse, namazı bozulur. «Allah’ım! Bana ilim, amel ve ihlas nasîb eyle.» derse, namazı bozulmaz. Çünkü birincisi halk sözlerinden birdir. Bunun için sünnete uygun duaları ezberleyip okumak daha uygundur. Dilin başka bir söze kaymasını önler. Rabbena duasında bahsedilen ilave ”Ey merhametlilerin en merhametlisi” anlamına gelmekte ve bu itibarla bu ilavenin okunmasında herhangi bir sakınca bulunmamaktadır.
Ayrıca bu konuda genel kaideyi unutmamak gerekir:
Teşehhüde oturduktan sonra, yani «Et-Tahiyyat’ı» okuduktan veya onu okuyacak miktar oturduktan sonra, halkın sözüne benzer anlam ve ölçüde yapılan dualar namazı bozmaz, ancak kişi böyle yapmakla namazdan çıkmış olur. Son farz olan Teşehhüd miktarı oturmak gerçekleştiği için, namazın bozulması söz konusu değildir. Bu miktar oturmadan belirtilen anlam ve ölçüde duâ yapılacak olursa, o takdirde namaz bozulmuş sayılır. (Et-Tebyin / Zeylaî – Fetava-yi Hindiyye.)
URL Kopyala