Küçük kuyu ve büyük kuyu ölçüsü nedir?
Küçük kuyu ve büyük kuyu ölçüsü nedir?
Küçük kuyu ve büyük kuyu (ve havuz kap) ölçüsü nedir? İçine necaset düşmesi ile ikisinde hükümler farklı olduğuna göre.
Fıkıh literatüründe kuyu, havuz, depo sularının temizliğinin korunması ve içine bir pislik düştüğünde temizlenme usulleri üzerinde önemle durulur. Âlimler, gerek Peygamber Efendimizin (s.a.s.) bazı açıklamaları gerekse kendi zamanlarındaki tecrübelerine dayanarak kuyu ve havuzlardaki suların hangi durumda dinen kirlenmiş sayılacağı ve dinî temizlikte kullanılıp kullanılamayacağı, bu kuyu ve havuzların nasıl temizleneceği hususunda objektif ölçütler tesbit etmeye çalışmışlardır. Az su hükmündeki kuyunun içine dinen pis sayılan bir şey düştüğü takdirde suyu pis sayılır. Çok miktarda olan suyun ise aslî üç özelliğinden biri yani rengi, tadı veya kokusu değişmemişse temiz, değişmişse pis kabul edilir. (İbn Rüşd, I, 23) Ancak az ve çok suyun ölçüsünün ne olacağı ve pis bir maddenin kuyuya karışması durumunda uygulanacak hüküm konusunda farklı görüşler ileri sürülmüştür.
Hanefîler’e göre ister havuz ister kuyu olsun büyük su, yuvarlak olanlarda 36 zira’ (yaklaşık 18 metre) çapında olan sudur. (Tahtavi, 1/27) Dörtgen veya dikdörtgen olanlarda ise yüzeyi 10 × 10 zira’ olan sudur. Bir zira’: 6 kabza/24 parmak yaklaşık 48-50 cm kadardır, 10 zira’ ise yaklaşık 5 metredir. (Raddul’Muhtar, 1/196) Buna göre, (5m × 5m = 25 m2) olan ve avuçlandığında el dibe değmeyecek kadar derinliği bulunan bir su birikintisi, havuz veya göletteki ya da bu kadar tabanı olan bir kuyudaki su “çok su” sayılır. Bu yaklaşık 5 ton su demektir. Hanbelî ve Şâfiî fakihlerine göre ise çok suyun ölçüsü yaklaşık 200 kilogramdır (2 kulle). Bu miktardan az olan su küçük, çok olan ise büyük sayılır. Hanefîler’in dışındaki mezhepler çok suyun sınırını daha aşağıda tuttuklarından onlara göre kuyuların büyük ekseriyeti büyük havuz hükmündedir ve temizlenmesi akarsu ve göletler gibi diğer çok su türlerine ait hükümlere tâbidir. Bu mezheplerde çok su sınırından aşağıda kalan kuyuların temizliği ayrı bir önem taşır. Hanefîler’in ölçüsü esas alındığında ise kuyular genelde az su hükmünü almakta ve dinen temizlenmesi daha çok önem taşımaktadır. Bu sebeple Hanefî fıkhında kuyuların temizliği daha ayrıntılı biçimde ele alınır.
URL Kopyala