Kocası tarafından geçimi sağlanmayan veya şiddet gören kadın mahkeme yoluyla boşanabilir mi?
Kocası tarafından geçimi sağlanmayan veya şiddet gören kadın mahkeme yoluyla boşanabilir mi?
Kocasından zulüm gördüğü için boşanmak isteyen, fakat kocasının kendisini boşamadığı bir kadın, mahkemeye başvurarak boşanma hakkına sahip olur mu?
Mâlikîler, zulüm gören kadının hem hâkime müracaat ederek boşanma talebinde bulunabileceğini, hem de eşlerin arasını ıslah için görev alan hakemlerin, kocanın vekâlet vermesine gerek kalmadan tefrîk haklarının bulunduğunu söylemişlerdir.[1] Hanefîler ise, hakemlerin boşama yetkisinin ancak koca tarafından kendilerine boşama vekâleti verilmesi halinde söz konusu olabileceğini belirtmişlerdir.[2] 1917 tarihli Osmanlı Aile Hukuku Kararnamesi, Mâlikî mezhebinin içtihadını benimsemiş ve konuyla ilgili olarak şu düzenlemeyi yapmıştır: “Eşler arasında geçimsizlik çıkıp da mahkemeye müracaat edildiğinde mahkeme, her iki taraftan birer hakem tayin eder. Hakemler eşlerin arasını düzeltemezse ve kusur da kocada bulunursa hâkim, karı-kocayı ayırır. Hakemlerin vereceği kararlar kesindir ve onların değerlendirmelerine göre hâkimin vereceği tefrîk hükmü bir bâin talâk sayılır.”
Şâfiî, Mâlikî ve Hanbelîlere göre koca, eşinin nafakasını sağlayamadığı takdirde, kadının mahkemeye başvurarak boşanma talebinde bulunması mümkündür. Dayandıkları deliller şunlardır. Âyette şöyle buyurulur: “Eşlerinize haksızlık ederek ve sırf zarar vermek için onları nikâh altında tutmayın.” (Bakara, 2/231) Hz. Ömer’in (r.a.), eşlerinden ayrı yaşayan erkekler hakkında ordu komutanlarına yazı yazarak şöyle emrettiği nakledilmiştir: “Onlara söyleyin, ya eşlerine nafaka versinler ya da boşasınlar, boşarlarsa onlara geçmiş süreye ait birikmiş nafakayı da göndersinler.” [3] Kocanın eşinin geçimini sağlamaması nedeniyle hakimin ayrılık kararı vermesi, imam Mâlik’e göre bir “ric’î talak”, Şâfiî ve Hanbelîlere göre ise fesih niteliğindedir. Burada hakimin ayırma kararını, İmam Mâlik “îlâ” ya, diğer iki müctehit ise kocanın “iktidarsızlığı (innet)” nedeniyle boşanmaya kıyas etmişlerdir.
Ayrıca İzzettin bin Abdisselam gibi bazı alimlere göre; İslami mahkemelerinin olmadığı beldelerde hakkına ulaşmanın başka yolu bulunmadığı takdirde gayri İslami mahkemelerin hükmü üç şartla geçerli olur:
1. Hakkına ulaşmanın başka bir yolu bulunmayıp mahkemeye kerhen başvurmak.
2. Kanun kendisine hakkından fazlasını hükmetse dahi onu almamak.
3. Mahkemece verilen kararın İslam hükmüne uygun olması.
Kaynakça:
[1] İbn Rüşd, Bidâye, Kitâbu’t-talâk, bâb fi’l-mut’a; c. 3, s. 117
[2] Şâfiî, el-Ümm, Nüşûzü’l-mer’a alâ’r-ricâl, c. 5, s. 208; Cessâs, Ahkâmü’l-Kur‘ân, c. 3, s. 154
[3] Zühaylî, VII, 513
URL Kopyala