Menü

Kelimei şehadet getirip imanın şartlarını öğrenmeden ölenin durumu nedir?

Aşevi İnşaatı Yardımı - Huzurlu Gönüller Eğitim Vakfı
Aşevi İnşaatı Yardımı - Huzurlu Gönüller Eğitim Vakfı
Aşevi İnşaatı Yardımı - Huzurlu Gönüller Eğitim Vakfı
421 görüntülemeİtikadi Konular
0 Yorum

Kelimei şehadet getirip imanın şartlarını öğrenmeden ölenin durumu nedir?

İslamı yeni öğrenmeye başlayıp Allah’a inanan, peygamberlere inanan ancak örneğin kaza kadere imanı bilmeden ölen kişinin durumu nedir?

İsmail Hakkı Yelkenci cevap verdi 14/01/2025

URL Kopyala
0

İslam şeriatında bilinen ve kesinleşen hususlardan biri de, kelimei şehadetin sahibine ahirette faydalı olması, cennet ehline dahil olması ve ateşten kurtulmasıdır. Şüphesiz her bir kişinin, Peygamberin getirdiği her şeye genel olarak özetle bir imanla inanması yeterlidir. Peygamberin getirdiklerinin detaylarını bilmek ise, toplum için farzı kifayedir. Yani her Müslümanın bu şartları ezberlemesi gerekmez ve bunları bilmemesi imanın eksikliğine sebep olmaz. Müslüman, kalbi Allah ve Rasulüne sevgiye, itaate, şeriat hükümlerine saygıya ve onlardan öğrendiklerini gücü yettiğince uygulamaya bağlı olduğu sürece bu şartları uygulamış sayılır. Müslümanın bu kelimenin manasını anlaması ve ona göre yaşaması halinde, bu şartların detaylarını bilmese bile Müslümandır. Çünkü amaç hakka inanmak ve ona göre yaşamaktır.

İbn Kudame’nin bazı eserlerinde, İmam Şafiî’nin şu sözlerini naklettiği görülür: “Ben Allah’a ve Allah’tan gelen her şeye, Allah’ın murat ettiği üzere iman ettim. Aynı şekilde, Allah’ın Rasulü’ne ve O’ndan gelen her şeye, Rasulullah’ın murat ettiği üzere iman ettim.” Ebu Zekeriyya el-Ezdi es-Selmasi, “Menazilü’l-Eimmeti’l-Erbaa” adlı eserinde şöyle demiştir: “Alimler ittifak etmişlerdir ki, kimse Allah’a ve O’nun Rasulü’ne olan imanın bütünlüğünü Şafiî’nin bu veciz sözlerinde olduğu gibi bir araya getirememiştir.'”

İmam Şafiî’nin bu sözleri hak olup, her Müslümanın inanması gereken bir husustur. Kim bu sözlere inanır ve onlara zıt bir söz söylemezse, o kimse dünya ve ahirette selamete ermiş olur. Bu sözlerden, Müslümanın Allah’tan ve O’nun Rasulü’nden gelen her şeyi, anlamını ve hikmetini anlasa da anlamasa da kabul etmesi gerektiği anlaşılır. Aynı şekilde, Allah’ın rubûbiyeti ve uluhiyeti ile Hz. Muhammed’in (s.a.s.) peygamberliği hususunda tasdik etmesi, Allah’ın kitabında veya O’nun Rasulü’nün sözlerinde geçen her şeyi kabul etmesi gerekir. Eğer bunun anlamını anlarsa ona göre hareket eder, anlamazsa da bilginin aslını ve keyfiyetini Allah’a havale eder.

İsmail Hakkı Yelkenci cevap verdi 14/01/2025
0
Toplam 1 cevaptan 1 tanesi gösteriliyor. Diğer cevapları görmek için tıklayın.
Cevap yaz..