Menü

Kasıtlı terk edilen farz namazların kazasının farz olduğuna delil var mıdır?

Aşevi İnşaatı Yardımı - Huzurlu Gönüller Eğitim Vakfı
Aşevi İnşaatı Yardımı - Huzurlu Gönüller Eğitim Vakfı
Aşevi İnşaatı Yardımı - Huzurlu Gönüller Eğitim Vakfı
527 görüntülemeNamaz Bahsi

Kasıtlı terk edilen farz namazların kazasının farz olduğuna delil var mıdır?

Kasıtlı olarak kılınmamış namazların kaza edilmesi gerekmez deniyor bu doğru mu?

Kur’an’da vaktinde kılınmayan namazların kaza edilmesi ile ilgili olarak açık bir ifade bulunmamakla birlikte, Peygamber Efendimiz (s.a.s.) vaktinde kılamadığı namazları bizzat kaza etmiş ve eshabına da bunu tavsiye etmiştir. Rasûlullâh Efendimiz (s.a.s.); “Kim namazı unutursa veya uyuyup kalırsa hatırlayınca onu kılsın. Onun keffâreti ancak budur” buyurmuştur. (Buhârî, Mevâkîtü’s-Salât, 37; Müslim, Mesâcid, 315) Kasten terk edilen farz namazların kazasının da farz olduğu görüşünün sahibi olan dört mezhep müçtehitlerinin bu husustaki delili; Allah Teâlâ’nın ayeti celilede namaz kılmaya dair olan emridir. (Bakara, 43) Zira bu ve benzeri ayetlerde namazın vaktinde kılınmasıyla vaktinden sonra kılınması arasında bir ayrım yapılmamış olmakla birlikte bu ayetlerde namaz kılma emri de farziyeti ifade etmektedir. Aynı şekilde uyuyan ve unutan kimseler bu halde iken emir’le muhatap olmamalarına rağmen namazlarını kaza etmeleri hükmü sabit olmuştur. Öyleyse kasıtlı terk edenin kaza etme hükmü evveliyetle sabit olması gerekir.

Nitekim hafız İbni Hacer konuyu izah ederken şunları aktarmıştır: “Namazı kasıtlı terk edenin kaza etmesinin gerekliliği Allah Teâlâ’nın namazı kılma emrinden anlaşılmaktadır. Bu durum düşük olan ile yüksek olan üzerine tembih etme kabilindendir. Zira unutan kişiden günah düştüğü halde kaza etmesi vacip oluyorsa kasıtlı terk edenin kaza etmesi evleviyetle gerekir. Ayrıca kasıtlı terk eden kişi namazı vaktinden çıkarması sebebiyle ‘daha sonra namazı kaza etse de’ günahı bakidir. Ancak unutan böyle değildir çünkü ona mutlak surette günah yoktur. Kasıtlı terk edene kazanın vacip olması da yine namazı emre’den ayetlerdeki Allah Teâlâ’nın hitabı ile sabit olmaktadır. Çünkü kul namaz ile hitap olundu ve zimmetine terettüp etti ve namaz üzerine borç oldu, borç ise ancak ödemekle düşer. Namazı belirlenen vaktinden çıkartmakla kişi günahkar olur, namazın eda edilmesi talebi ise ancak kaza etmekle ondan düşer. Nasıl ki Ramazan orucunu kasıtlı terk eden kişinin üzerine kazası vacip olmakla birlikte mazeretsiz bozma günahı üzerinde kalıyor ise namazda aynı böyledir.” (Fethul’Barî, 1/364)

İsmail Hakkı Yelkenci tarafından yayınlandı 20/08/2024

URL Kopyala
0
Cevap yaz..