Hangi sözler yemin sayılır ve bozulunca kefaret gerekir?
Hangi sözler yemin sayılır ve bozulunca kefaret gerekir?
Kasem sureti ile olan yemin ya: Vallâhi, Billâhi, Tallâhi denilmekle Allâh’ın zatına veya Allâh’a yemin edilmesi âdet hâline gelen isimlerinden birine ya da Allâh’ın izzet ve kudreti gibi sıfatlarından birine olur. Allâh’tan ve O’nun sıfatlarından başka olan şeylere, Peygamberlere, Kabe’ye yemin edilemez. Halktan birinin başına ve hayatına yemin edilmesi de câiz değildir.
Kasem ederim, yemin ederim, şehadet ederim, Allâ Teâlâ ile ahd olsun, Allâh Teâlâ ile misakım olsun, üzerime yemin olsun, üzerime ahd olsun sözleri de birer yemin sayılır. Helâli haram kılmak da yemin sayılır. Şu yemeği yemek bana haram olsun demek bir yemindir. Onun için bu yemeği daha sonra yemek, keffareti gerektirir.
Bir kimse: Şöyle yaparsam kâfir olayım, Yahudi-Hıristiyan olayım, Allâh’ın kulu Peygamberin ümmeti olmayayım, kıblesi başka tarafa olanlardan olayım, Allâh ruhumu imansız alsın, Allâh’a iki demişlerden olayım, Peygamberin ümmetinden olmayayım, Peygambere dil uzatanlardan olayım, demiş olsa onun inancına ve maksadına bakılır. Eğer bu sözü yemin maksadı ile sözünü kuvvetlendirmek için söylemişse, bu bir yemin olur. Yeminini bozunca üzerine kefaret gerekir. Fakat söylediği o sözle kâfir olacağına inanarak söylemişse, bu yemin olmaz. Ancak tevbe ve istiğfar etmesi ve böylece hem imanını, hem de evli ise nikâhını yenilemesi gerekir.
Bir kimse; şöyle yaparsam Allâh’ın gazabına, lanetine, buğzuna uğrayayım, zani olayım, hırsız olayım diye söylese, bununla yemin etmiş olmaz. Namazım, orucum şu kâfirin olsun, demesi de böyledir.
Fakat Mushaf, Kur’ân hakkı için dese, Kur’ân-ı Kerîm Allâh kelâmı olduğu için, bu yemin geçerli kabul edilir.
Yalan yere; Allâh bilir ki, şu şöyledir, şöyle değildir, denilmesi bir görüşe göre küfrü gerektirir. Diğer bir görüşe göre de, küfrü gerektirmez, çünkü bununla küfür değil, sözünü desteklemek kasdedilmiştir. Ancak bu büyük bir günah olduğundan hemen tevbe edilmesi gerekir. Yalan yere; Allâh şahittir ki, denilmesi de keffareti değil, tevbe ve istiğfarı gerektirir.
URL Kopyala
