İslami giyimde temel ölçü, kadınların; vücut hatlarını belli etmeyecek, şeffaf olmayan ve dikkat çekmeyen bir şekilde örtünmesidir. “Dizlere kadar olan tunik”in caiz olup olmadığı, bu temel ölçüye ne kadar uyduğuna bağlıdır. İslam’da kadının avret yeri el ve yüzü hariç tüm bedenidir. Bu nedenle giysi, tüm bu bölgeleri tamamen örtmelidir. Tunik, dizlere kadar geliyorsa, diz kapaklarının altı ve ayakların üst kısmı açıkta kalabilir. Bu durum, tuniğin altına giyilen kıyafete göre değerlendirilir. Tunik bol kesimli olmalı ve giyen kişinin vücut hatlarını (kalça, bacaklar vb.) belli etmemelidir. Eğer dizlere kadar olan tunik, altında giyilen pantolonun veya diğer giysinin vücut hatlarını ortaya çıkarıyorsa, tesettüre uygun sayılmaz. Özellikle dar pantolon veya tayt üzerine giyilen diz hizasındaki tunikler, vücut hatlarını gizlemediği için İslami ölçülere uygun değildir. Tunik şeffaf olmamalı, yani altındaki teni göstermemelidir. Giyilen kıyafetin genel duruşu, kişinin dikkat çekici, gösterişli veya fitneye elverişli (karşı cinsin ilgisini çekecek şekilde) bir görünüm sergilemesine yol açmamalıdır. Eğer dizlere kadar olan tunik, altına giyilen bol bir şalvar veya uzun etekle birlikte ve vücut hatlarını belli etmeyecek şekilde tesettürü tam olarak sağlıyorsa, bu şekilde giyilmesi caiz olabilir. Ancak, tunik dizlere kadar olup altına dar pantolon giyilmiş ise ve vücut hatlarını ortaya çıkarıyorsa, bu tesettüre uygun kabul edilmez. Çünkü bu durumda avret yerinin bir kısmı (diz altı ve bacaklar) örtülmemiş veya vücut hatları belli olmuş olur ki bu da “örtülü çıplak” (kâsiyâtün âriyât) olarak nitelenen duruma yol açar. Amacın, Allah’ın emrettiği şekilde tesettürü tam olarak sağlamak olduğu unutulmamalıdır.