Menü

Aracını vakfın işlerinde kullanıp karşılığında yıllık bakım ücreti almak caiz mi?

Aşevi İnşaatı Yardımı - Huzurlu Gönüller Eğitim Vakfı
Aşevi İnşaatı Yardımı - Huzurlu Gönüller Eğitim Vakfı
Aşevi İnşaatı Yardımı - Huzurlu Gönüller Eğitim Vakfı
405 görüntülemeHediye, Hibe, Bağış, Vakıf

Aracını vakfın işlerinde kullanıp karşılığında yıllık bakım ücreti almak caiz mi?

Bir kişinin şahsi aracını bir vakfın veya Kur’an kursunun işleri için kullanması durumunda, aracın yıllık giderlerinin kurs bütçesinden karşılanmasının caiz olmaması birkaç önemli sebebe dayanmaktadır. Kur’an kursu veya vakıf bütçesi, genel olarak hayırseverlerin bağışlarından oluşan ve belirli bir amaca (Kur’an eğitimi ve ilgili faaliyetler) tahsis edilmiş emanet bir maldır. Bu bütçenin harcanması, bağışçıların niyetine uygun ve şeffaf bir şekilde yapılmalıdır. Kur’an kursu veya vakıf yöneticileri veya sorumluları, bu bütçeyi kullanma konusunda bir nevi vekil konumundadırlar ve vekalet hukuku gereği kendilerine verilen yetkinin dışına çıkmamalıdırlar. İslam hukukunda, bireyin şahsi malı ile kurumun malı arasında net bir ayrım vardır. Bir aracın mülkiyeti şahsa aitse, o aracın tüm giderleri (vergi, sigorta, bakım, yakıt vb.) prensip olarak araç sahibine aittir. Kur’an kursu veya vakıf bütçesinden bu giderlerin karşılanması, kursun ve vakfın malının kişisel menfaatler için kullanılması anlamına gelir ki bu, emanete riayet ilkesine aykırıdır. Eğer bir kişi kendi aracının tüm giderlerini bu bütçeden karşılarsa, bu durum kendisi için bir menfaat veya haksız kazanç sağlama potansiyeli taşır. Kur’an kursu veya vakfın bütçesi, şahsi çıkarları gözetmek yerine, yalnızca kurumun doğrudan faaliyetleri ve hizmetleri için kullanılmalıdır.

Hayır kurumlarında şeffaflık ve güven çok önemlidir. Bütçenin kişisel harcamalar için kullanılması, bağışçılar nezdinde şüphe uyandırabilir ve kursa olan güveni sarsabilir. Bu durum, gelecekteki bağışları olumsuz etkileyebilir. Eğer vakıf veya kurs işleri için araca ihtiyaç duyuluyorsa, bunun için caiz olan ve şeffaf çözümler mevcuttur. Kişinin aracı kullandığı mesafe kadar yakıt giderinin kurs bütçesinden karşılanması daha makul ve şeffaf bir yöntemdir. Ancak bu durumda bile, sadece yakıt gideri karşılanmalı, aracın genel bakım, sigorta gibi kişisel giderleri kurs bütçesinden karşılanmamalıdır. Eğer düzenli olarak araca ihtiyaç duyuluyorsa, kursun resmi olarak bir araç kiralayarak giderlerini kurs bütçesinden karşılaması caizdir. Eğer uzun vadede ekonomik olacaksa, kursun kendi adına bir araç satın alınması ve bu aracın tüm giderlerinin karşılanması da caizdir. Bu durumda araç, kursun malı olur. Sonuç olarak, İslam hukuku prensipleri ve emanet hukukunun gereği olarak, bir kişinin şahsi aracının yıllık giderleri ve araca ait sabit masrafların Kur’an kursu veya vakıf bütçesinden karşılanması caiz değildir. Bu durum, emanete riayet etme, kişisel ve kurumsal mal ayrımını gözetme ve haksız kazançtan kaçınma ilkelerine aykırıdır.

İsmail Hakkı Yelkenci tarafından yayınlandı 21/07/2025

URL Kopyala
0
Cevap yaz..