Esasen kişinin sağlığında kendi malında istediği şekilde tasarruf etme hakkı vardır. Hukuken, malının bir kısmını veya tamamını yabancı birisine verebileceği gibi, çocuklarından birisine veya bazılarına da verebilir. Bu tasarrufu hukuken geçerlidir. Ancak dinen yapması gereken, evlat ayrımı yapmadan kız olsun erkek olsun eşit vermesidir. Buna binaen; Hanefî, Şâfiî ve Mâlikîlerdeki güçlü görüşe göre, ebeveynin hayatında iken çocuklarına mal vermesi durumunda eşit davranması müstehab, ayrım yapması mekruhtur. (Kâsânî, Bedâi, VI, 127; İbn Nüceym, el-Bahr, VII, 288; Haraşî, Şerhu Muhtasar, VII, 82; Zekeriyyâ el-Ensârî, Esne’l-metâlib, II, 483)

Bununla birlikte ebeveyn hayatta iken evlatlarına mal bağışlamak istedikleri takdirde, bu hibenin (bağışın) gerçekleşmesi için; tasarruflarını da, kullanım haklarını da, mülkiyetini de tamamen devretmeleri gerekir, aksi takdirde yapılan bu hibe sözde kalır gerçekleşmiş olmaz. Şayet ölümden sonra ya izafe edilerek ben öldükten sonra şu şunun, bu bunun tarzında ki söylemler yapılmışsa bu vasiyet anlamına gelir. Ancak Peygamber Efendimiz “sallallahu aleyhi ve sellem”, varise vasiyet yapmayı yasaklamıştır ve bunun geçerli olmayacağını bildirmiştir. Dolayısıyla bağışlama için gerekli olan şartlar oluşmadığı takdirde hibe geçerli olmamış demektir. Bu durumda da ölüm sonrası kalan mallar miras hukukuna göre taksim edilmesi gerekir.

Nitekim henüz teslim geçekleşmemiş bir hibe tamamlanmamış demektir ve bu durumda yapılan hibe’den cayılabilir. Hibe teklif ve kabul ile sahih, kabz (teslim alma) ile de tamam olur. Şartlar oluşup tamamlanmış olan bir hibeden dönmeye engel teşkil eden durumlar var ise artık bu hibe’den dönüş mümkün değildir Bu şartlardan biri bulunduğu takdirde hibe eden kişi hiç bir şekilde hibesinden geri dönemez. Ancak bu sayılanlardan biri bulunmaz ise karşılıklı rıza veya hakimin hükmü ile geri dönüş mümkün olabilir. Bu engellerden biri de hibe eden ve hibe edilen arasında kan hısımlığı bulunmasıdır. Biri kadın, diğeri erkek farz edildiği takdirde aralarında evlenme engeli doğacak derecede nesep hısımı olan kişiler arasında yapılan hibeden dönülemez. Anne, baba, dede, nine evlat, torun kardeşler, kardeş çocukları, amca, hala, dayı ve teyze bu gruba girer.