Menü

Gıybet etmenin caiz olduğu yerler var mıdır?

Aşevi İnşaatı Yardımı - Huzurlu Gönüller Eğitim Vakfı
Aşevi İnşaatı Yardımı - Huzurlu Gönüller Eğitim Vakfı
Aşevi İnşaatı Yardımı - Huzurlu Gönüller Eğitim Vakfı
671 görüntülemeKul Hakları

Gıybet etmenin caiz olduğu yerler var mıdır?

Şu durumlarda gıybet caiz olur:

a) Tezallüm:
Zulme uğramış bir kimsenin, hükümdar veya hâkim gibi, zâlime karşı kendisine yardımcı olabilecek yetki ve kudrete sahip birine gidip “Falan bana şöyle şöyle haksızlık etti” demesi câizdir.

b) Bir kötülüğün önlenmesi veya bir asînin yola getirilmesini temin için yardım istemek:
Kişinin, güçlü olduğunu sandığı bir kimseye gidip sırf bir kötülüğü ortadan kaldırmak niyetiyle, “Falanca şu kötü işleri yapıyor, onu bundan alıkoy” demesi câizdir. Böyle bir niyet taşımazsa, bu yaptığı haramdır.

c) Fetvâ almak:
Bir kişinin müfti’ye gidip kendisine haksızlık ettiğini düşündüğü kimselerin yaptıklarını anlatıp fetva sorması. Bundan kurtulmanın ve hakkını almanın yollarını danışması ihtiyaçtan dolayı câizdir. Ancak, “Şöyle şöyle yapan bir kimse hakkında ne dersiniz?” diye üstü kapalı olarak durumu arzetmesi ihtiyata daha uygun ve fazilete daha muvafık olur. Nitekim böyle bir üslubla da maksad hasıl olur.

d) Müslümanları şerden sakındırmak ve iyiliklerini istemek

Bunun çok çeşitli uygulaması vardır:

1) Hadis râvilerinden ve şâhitlerden kusurlu olanları cerh etmek (sorunlu olduğunu belirtmek) Bu, müslümanların icmâı ile câizdir. Hatta yerine göre vâcip bile olur.

2) Bir kimse ile dünürlük, ortaklık, komşuluk, alış-veriş vs. yapılmak, emânet bırakmak istenildiği zaman ve benzeri durumlarda o kimsenin dürüstlüğü hakkında kendisine danışılan kişinin bildiğini gizlememesi, aksine bir sorun varsa zarardan korumak için bildiklerini olduğu gibi söylemesi gerekir.

3) Dini ve din bilimlerini öğrenmek isteyen birinin, bid’atçı veya fâsık bir hocadan ders aldığına şâhid olup zarar göreceği endişesine kapılan kimsenin, o öğrenciye öğüt verip hocasının halini açıklaması gerekir. Ancak bu da yine sırf öğüt vermek maksadına yönelik olmalıdır, aksi takdirde caiz değildir.

4) İster ehli olmadığı için, ister günahkâr olduğu için isterse başkaları tarafından yanıltıldığı için yahut başka bir sebepten dolayı görevini gerektiği şekilde yapmayan bir yetkilinin durumunu daha üst bir yetkiliye bildirmek suretiyle onun dürüst hareket etmesini sağlama veya onun görevden alınıp ehil birinin getirilmesini sağlamaya çalışmak câiz ve gereklidir.

5) Fıskı ve bid’atçılığı âşikar olan kimsenin, meselâ açıkta şarap içmek, insanların malına el koymak, haraç kesmek, zorla baş olmaya çalışmak, kötü ve gayri meşrû işlere yönelen kimsenin hakkında yaptığı kötülükleri konuşmak câizdir. Çünkü kendisi kötülüğünü açığa vurmuştur.

6) Tarif etmek. Bir insan şaşı, topal, sağır, kör ve buna benzer başka lakaplarla biliniyorsa, onu sırf tarif edebilmek için bu lakapları kullanmak caizdir. Ancak bu lakapların, kişinin değerini düşürme amacıyla takılması haramdır. Ayrıca bu lakaplar söylenmeden tarifi mümkünse bunları kullanmamak gerekir.

İsmail Hakkı Yelkenci tarafından yayınlandı 13/08/2024

URL Kopyala
0
Cevap yaz..