Menü

Kendisinden haber alınamayan kayıp kişinin eşiyle nikah durumu ne olur?

Aşevi İnşaatı Yardımı - Huzurlu Gönüller Eğitim Vakfı
Aşevi İnşaatı Yardımı - Huzurlu Gönüller Eğitim Vakfı
Aşevi İnşaatı Yardımı - Huzurlu Gönüller Eğitim Vakfı
797 görüntülemeAyrılık (Beynunet)

Kendisinden haber alınamayan kayıp kişinin eşiyle nikah durumu ne olur?

Fakihler, mefkûdün eşinin boşanma hakkı konusunda farklı görüşler ileri sürmüşlerdir. Hanefîler, “hükmen ölüm kararı” için, “akranlarının vefatına kadar veya ortalama olarak yaşayabileceği azami süre hakkındaki farklı görüşlere binaen 62 ilâ 120 yaşına kadar beklemek gerekeceği” görüşünü benimsemişlerdir. Dolayısıyla sadece kaybolup kendisinden haberdar alınamaması durumunu, eşinin müracaatı üzerine mahkeme tarafından “evlilik bağına son verilebilmesine imkân sağlayan bir gerekçe” saymamışlardır.[1]

Hanbelî mezhebinde, kayıp kişinin ortalama olarak yaşayabileceği süre dolunca[2] Şâfıî mezhebindeki yaygın görüşe göre de “daha fazla yaşamayacağına kanaat getirildiğinde” ölü sayılmasına karar verilebilecektir.[3]

Mâlikilere göre ise eşinin müracaatı üzerine hâkim gerekli araştırmayı yapar. Bilgi edinilmesinden ümit kesilmesi halinde “dört yıl” beklenir; bu süre bitince hâkim ayırma kararı verir ve kadın vefat iddetini bekledikten sonra başkasıyla evlenebilir.[4]

1917 tarihli Osmanlı Hukuku Aile Kararnamesi’nde de konu bu görüşe göre düzenlenmiştir. Bu içtihat maslahata daha uygundur. Buna göre kocasından dört yıl veya daha fazla haber alamayan kadın, bu son görüşe göre boşanmak üzere mahkemeye başvurabilir. Mahkemenin boşaması halinde vefat iddeti bekledikten sonra başka biriyle evlenebilir.

Kayıp kişinin hakkında hükmen vefat kararı verildikten sonra çıkıp gelmesi halinde mirasçılara dağıtılan mallardan mevcut olanların aynen iadesini talep edebilir; Mâlikî ve Şâfiîler’e göre tüketilenlerin de tazminini isteyebilir, Hanefîler’e göre isteyemez; Hanbelî mezhebinde gerek tazmin ettirebileceği gerekse ettiremeyeceği yönünde rivayetler vardır.

Yine sağ olarak dönen kayıp kişinin karısı başkasıyla evlenmişse Hanefîler’e göre bu evliliği feshettiremez; Mâlikî mezhebinde de bazı ayrıntılar ve görüş ayrılıkları bulunmakla birlikte temel yaklaşım Hanefî mezhebindeki gibidir.[5]

 


Kaynakça:

[1] Serahsî, el-Mebsût, XI, 35-36

[2] Haraşî, Şerhu Muhtasar, IV, 149-151

[3] Şâfıî, el-Ümm, VI, 608-609; Şirbîni, Müğni’l-Muhtâc, III, 520-521

[4] Sahnûn, el-Müdevvene, III, 742-743; Zühaylî, el-Fıkhu’l-İslamî, V, 784-785

[5] Sahnûn, II, 449-451; Bilmen, VII, 221; Mv.F, XXXVIII, 279-280

İsmail Hakkı Yelkenci tarafından yayınlandı 13/08/2024

URL Kopyala
0
Cevap yaz..