Menü

Sorumluluktan kaçmak için şer’î hileye baş vurmak caiz midir?

624 görüntüleme

Sorumluluktan kaçmak için şer’î hileye baş vurmak caiz midir?

Zekatla mükellef olan ihtiyaç sahibi kişinin, zekat külfetinden kurtarmak için; hibe, temlik, devir gibi yöntemlere başvurması caiz olur mu?

Hanefî mezhebine ait muteber kitaplarda, Ebû Hanîfe’nin insanlara hile öğreten müftünün hacr (meslekten men) altına alınacağı şeklindeki görüşü açıklanırken; zekâtı düşürmek için malı hibe etmeyi, nikâh bağını koparmak için dinden çıkmayı tavsiye eden müftü örnek verilmekte, hilenin dinin ifsadı olduğu ve bütün topluma zarar verdiği ifade edilmektedir. Ayrıca Ebû Yûsuf, zekâtı iptal etmek amacıyla hileye başvurmanın bir mümin için helâl olmadığını vurgularken (el-Ḫarâc, s. 80) İmam Muhammed’in de genel anlamda, “Hakkı iptale götüren hilelerle Allah’ın hükümlerinden kaçmak müminlerin ahlâkından değildir” dediği (İbn Hacer el-Askalânî, Fetḥu’l-bârî, XII, 329; Aynî, XXIV, 109; Kastallânî, X, 103) ve özel olarak da zekâtı düşürmek üzere başvurulan hileye ve yine faiz için hile sayılabilecek bey‘u’l-îneye (mal sahibinin veresiye sattığı bir malı aynı kişiden peşin parayla daha ucuza alması) açıkça karşı olduğu bilinmektedir. (İbn Âbidîn, IV, 244, 279) Keza Irak fıkhının tâbiîn dönemindeki üstadı İbrâhim en-Nehaî de zekâtı düşürmek için hileye başvurmanın câiz olmadığını söylemiştir. (Kal‘acî, I, 535-536) Buna göre Hanefî mezhebi imamlarının meşrû vasıtaları kullanarak gayri meşrû neticelere ulaşma kastıyla yapılan muamelelere cevaz vermedikleri anlaşılmaktadır.

İsmail Hakkı Yelkenci tarafından yayınlandı 05/05/2025

URL Kopyala
0
Cevap yaz..