Rasûlüllah Efendimiz (s.a.v) ya hepsini kesin veya hepsini bırakın, buyurmuştur.^[1] Kendisi de başının ya hepsini tıraş eder veya hepsini bırakırdı. Bir kısmını tıraş edip, bir kısmını bıraktığı olmazdı. Ancak Müslümanlardan sabit bir saç şekli istememiş ve bu konuda da başkalarına benzememeyi esas almıştır. Dolayısıyla başın tamamı birbirine uyumlu ölçüler içerisinde olup birbirinden çok farklı olmamalıdır.

İmdi bir kişi Rasulullah’a (s.a.v) benzemek maksadıyla onun uyguladığı herhangi bir saç biçimini uygularsa bu konudaki sünneti yaşamış ve sevap almış olur. Ama uygulamanın ruhunu (illetini) düşünüp şu anda İslam’ı hatırlatan bir tıraş biçimi benimser, bir başka ifade ile saçı konusunda da gayr-i müslimlere benzemezse daha güzelini yapmış olur. Çünkü niyet sağlam olsa dahi başkalarını hatırlatan, ya da İslam’ı hatırlatmayan bir saç biçimi Müslümana yakışmaz.

Kaynakça:

[1] Ali el-Müttaki, VI/648 (17216)