Dolaylı yoldan faizli bankaya veya katılım bankasına destek vermenin hükmü nedir?
Dolaylı yoldan faizli bankaya veya katılım bankasına destek vermenin hükmü nedir?
1- Fâizli bankaların mobil bankacılığını veya hesap kartını kullanmak (onunla dinen bizâtihi kendisi sakıncalı olmayan iş yapmasa da) onlara destek olmuş olup günaha girilir mi ?
2- Katılım bankaları daha ehven deniliyor o yüzden oralarla ilgilenin deniliyor. Daha ehven ise de yanlış işlerinden sebep onlara destek olup günaha girilmiş olmayacak mı ?
Mecbur kalmadıkça, katılım bankaları da dahil, her türlü banka hesabından uzak durmak en doğrusudur, ancak cari hesapla kâr payı hesabını kıyasladığımızda, cari hesaptaki zarar fıkhi yönden, kâr payı hesabındaki zararlara göre daha düşük kalmaktadır. Faiz sistemi ile çalışan bankanın cari hesabına yatırılan paralar banka tarafından faizli işlemlere kullanıldığı için buna destek olmamak adına mecbur kalmadıkça bu hesaplarda para tutmamak gerekir. Ancak ihtiyaç halinde, katılım bankasında cari hesap açarak kişinin parasını buradan muhafaza etmesi daha az zararlıdır.
Kelime anlamı itibariyle başka bir kimsenin yanında korunması için bırakılan emanete mevduat denir, bu nedenle mevduatı alan kişi bu varlığı kullanmaz. Ancak banka mevduatındaki işleyiş ise bunun dışında cereyan etmektedir. Zira banka varlığın aynısını koruma altına almaz bilakis yatırılan parayı kullanır. Bu itibarla hüküm açısından banka mevduatı iki çeşittir:
Birincisi; kâr amaçlı olmaksızın yatırılan mevduat ki buna vadesiz mevduat veya cari hesap da denir. Bu tür olan mevduatta, müşteri parasını dilediği anda çekme hakkına sahip olarak bankaya yatırır. Bu işlemden hiçbir kâr elde edilmemektedir, dolayısıyla bu işlemin sakıncası yoktur, çünkü müşteri tarafından bankaya yatırılan para; herhangi bir faiziyle geri dönüşü olmayan borç hükmündedir. Ancak şayet banka faizle işlem yapan banka ise, bu bankaya para yatırmak caiz olmaz çünkü banka yatırılan paradan istifade eder ve haram olan aktivitelerde kullanmasına yardım edilmiş olur. Fakat müşteri, varlığını bankada koruma altına almak ister de parasını saklayacağı katılım bankası bulamazsa bu durumda faizle işlem yapan bir bankada saklayabilir.
İkincisi; yatırım mevduatıdır ki bu türün özelliği, müşterinin kararlaştırılan belirli süreler içinde elde edeceği kâr karşılığında parasını bankaya yatırmasıyla olur. Vadeli hesap olarak da isimlendirilen bu hesap şeklinde bir takım sakıncalar mevcuttur: Sermayenin garanti altına alınması; örneğin müşteri bankaya 100 TL yatırır, yatırdığı 100 lirayı garantilemekle birlikte 10 TL kâr kazanır. Bu işlem bankaların çoğunda uygulanmaktadır. Yatırılan para mevduat, yatırım belgesi veya tasarruf defteri olarak adlandırılabilir, bazen kârlar periyodik olarak veya kurayla dağıtılır ki tüm bunlar haramdır.
Sonuç olarak; mecbur kalmadıkça, katılım bankaları da dahil, her türlü banka hesabından uzak durmak en doğrusudur. Zira katılım bankalarında çokça icra edilen fasit akitler mevcuttur, müşteri kâr payı hesabına katılmakla, tüm bu fasit akitlere ve faiz mesabesinde kabul edilen bu haramlara, mudarebe akti gereği ortak olacaktır. Ayrıca kâr payı hesabında, gerçek kâra göre hesaplama yapılmadığı, reel hesaplamaya göre dağılım olmadığı da tespit edilmiştir. Fakat müşteri varlığını bankada koruma altına almak zorunda kalırsa, parasını katılım bankasında saklaması faizle işlem yapan bir bankada saklamasından ehvendir, daha az zararlıdır.
URL Kopyala