​İslam hukukuna göre, bir erkeğin evliliği sırasında eşinden aldığı mehir ve ziynet eşyaları (düğün takıları), kadının kişisel malıdır ve bu değerler erkeğe borç olarak verilmiş sayılır. Dolayısıyla, bu değerlerin bir yatırıma dönüştürülmesi durumunda, erkeğin bu borcu eşine geri ödemesi gerekir. ​İslam hukukunda mehir, erkeğin evlilik sözleşmesiyle kadına vermeyi üstlendiği bir bedeldir. Bu bedel, kadının kişisel malı olarak kabul edilir ve evlilik akdinin bir şartıdır. Benzer şekilde, düğünde kadın için takılan takılar da kadının şahsına ait mal varlığıdır. Bir erkek, mehir veya ziynet eşyalarını eşinden alıp kendi mal varlığı için kullanırsa, bu bir borç ilişkisi oluşturur. Bu, tıpkı iki farklı birey arasındaki borçlanma gibidir. Erkeğin bu malları kendi kişisel ihtiyaçları (araba, ev alımı vb.) için kullanması, borcunu ortadan kaldırmaz. İslam hukukuna göre, erkek bu borcu eşine ödemekle yükümlüdür. Bu borcun ödenmesi, erkeğin üzerine düşen ahlaki ve hukuki bir sorumluluktur. ​Bu nedenle, ister evlilik devam etsin ister boşanma gerçekleşsin, erkeğin eşinden aldığı bu değerli eşyaların bedelini geri ödemesi gerekir. Bu ödemeyi, yatırım olarak aldığı ev, araba veya benzeri şeyleri satarak da yapabilir Evlilik birliğinin bozulması halinde, bu borç, mal paylaşımı hesaplamalarında dikkate alınır ve kadın, alacağını mahkeme yoluyla talep etme hakkına sahiptir.