Kadının çocuk doğurma potansiyeli olmaması boşanmak için haklı gerekçe midir?
Kadının çocuk doğurma potansiyeli olmaması boşanmak için haklı gerekçe midir?
Erkek çocuk doğurmadığı için hanımını boşamak caiz mi?
URL Kopyala
İslam dininde boşanma, aile kurumunun devamı esas alındığı için son çare olarak görülür ve Allah katında “helallerin en sevimsizi” olarak nitelendirilir. Ancak bazı durumlarda evliliğin devamının imkansız hale gelmesi, taraflardan birine veya her ikisine de zarar vermesi halinde boşanmaya izin verilmiştir. İslam hukukunda, bir kadının erkek çocuk doğuramaması veya genel olarak çocuk doğuramaması, erkeğe kadını mutlak olarak boşamayı caiz kılan bir sebep olarak belirlenmemiştir. Çocuk sahibi olamamak (kısırlık), evlilik birliğinin temel amaçlarından biri olan neslin devamı açısından bir eksiklik olarak görülebilir, ancak bu tek başına boşanma için meşru bir gerekçe değildir. Şayet öyle olsaydı çocuk sahibi olmaya engel durum kocada olduğunda da boşanmak caiz olması gerekmez miydi! Keza kadının erkek çocuk doğurmamış olması sadece kadına ait bir kusur gibi görülmesi ne kadar adil bir tutumdur! İslam, evlilikte eşlerin birbirine karşı anlayışlı, sabırlı ve hoşgörülü olmasını öğütler. Çocuk sahibi olamamak, eşlerden birinin suçu veya kusuru olarak görülemez. Bu, Allah’ın takdiridir ve eşlerin buna rıza göstermesi, birbirlerine destek olması beklenir.
Eğer çiftin çocuk sahibi olamama durumu varsa, öncelikle meşru ve tıbbi yollarla tedavi aranması, denemelerin yapılması tavsiye edilir. Ancak şayet çocuk sahibi olamama durumu, evliliğin devamını taraflar açısından çekilmez hale getiriyorsa ve bu durum psikolojik, sosyal veya ailevi sorunlara yol açıyorsa, kadın da rıza gösteriyorsa karşılıklı anlaşma ile boşanma mümkündür. Bir erkek, eşini sırf erkek çocuk doğurmadığı için tek taraflı olarak (talakla) boşarsa, bu dini açıdan mekruh (hoş görülmeyen) bir davranış olarak değerlendirilir. Çünkü bu, sebepsiz yere veya dinin hoş görmediği bir sebeple boşanma anlamına gelir. Ancak bu boşama, geçerli bir boşama sayılır ve evlilik birliği sona erer. Yani caiz olmasa da boşanma hukuken gerçekleşmiş olur. Evliliğin devamının her iki taraf için de zorlayıcı hale gelmesi durumunda, karşılıklı rızaya dayalı ve hukuki çerçevede bir ayrılık yoluna gidilmesi daha uygun ve İslam ahlakına daha uygun bir yaklaşımdır. Unutulmamalıdır ki, İslam’da aileye ve evliliğin devamına büyük önem verilir, boşanma ise ancak son çare olarak başvurulması gereken bir durumdur.